"أيّما" - Translation from Arabic to Turkish

• her ne
• her şeyi
• her neyse
• neyse onu
• ne varsa
• yap
• her kim
• elinizden
• ne derse onu

her ne varsa, mide iltihapları hatta anıları bile yok ediyor.
أيّما يكن، سواء حشرات البق، و حتى الذكريات، هذا يقتلهم جميعاً.

her ne demeye geldiysen, güvenliğin bu kata ulaşması 60 saniye sürüyor.
أيّما جئت لقوله، فإنّ الأمن يستغرق ستين ثانية ريثما يصل لهذا الطابق.

Sürekli böyle konuşursun ama kardeşin için her şeyi yapacağını biliyorum.
أيّما تتحدث، فإنّي موقن أنّكَ ستفعل أيّ شيء من أجل أخيك

İçimde seni avlamaya zorlayan şey her neyse şu an aşırı aktif.
أيّما يكون ما بداخلي، فإنّه يلحّني على الصيد، وإنّ ملحّته مضاعفة الان

Sevdiğim birini korumak için gereken neyse onu yapacağım.
إنّي أفعلُ أيّما يتطلّبه الأمر لحماية أحد حبيب إليّ.

Sana her ne söz verdiyseler, onlara güvenemezsin! Tamam mı, ikimiz bir şeyler yapabiliriz! Onu bulacağız!
أيّما وعدوك، فلا يمكنك الوثوق بهم أنتَ و أنا سندبّر أمراً ما و سنجدها

Aranızda artık her ne varsa bence bu kötü bir fikir.
أيّما تحاولان فعله، فأظن ذلك فكرةً سيّئة.

O yüzden her ne yapmaya çalışıyorsanız durmayın, elinizden gelenin en iyisini yapın.
لذا أيّما تحاولين فتفضلي وآتني أفضل ما لديكِ

O yüzden her ne yapmaya çalışıyorsanız durmayın, elinizden gelenin en iyisini yapın.
لذا أيّما تحاولين فعلاً فآتني أفضل ما لديكِ

her ne istersen. Ben şunu bilirim, evlilik dışı yaşayacağın bir haftan var.
أيّما تشاء، ما يهمّني هو أن تنال أسبوع أجازة من الزواج.

her ne yapıyorsan ben de dâhil olacağım.
أيّما يكن ما تفعله فإنّي أودّ الاشتراك فيه

Hakkımızda her ne düşünüyorsan, öz çocuklarını öldürmek bir vahşet olur.
أيّما تتوسّمين فينا، فإنّ قتلكِ أبنائكِ من شنيع الفعلِ.

Birine her ne olursa hepsine bir olur. Bitmedi Nik.
أيّما يحدث لأحدهم فيحلّ على الآخرين جميعاً.

Gücü elinde tutmak için her şeyi yapabilecek bir baş belası.
إنّه بمثابة تهديد سيفعل أيّما شيئ للتشبّث بالسلطة.

İktidarda kalmak için her şeyi yapacak bir bela o.
إنّه بمثابة تهديد سيفعل أيّما شيئ للتشبّث بالسلطة.

Bana tedavisini söyle, istediğin her şeyi yaparım.
أعطني الترياق فحسب، و سأسدي لكَ أيّما تريد.

Anlıyorum. Bu intikam ya da her neyse, her şeyin çözümü değil.
إنّي أتفهم السبب، لكن الإنتقام أو أيّما تفعلين ليس الحل.

Bilmiyorum ama her neyse onu güvende tutacağı kadar değerli bir şey olmalı.
لا أدري، لكن أيّما يكون، فلا بدّ أنّه قيّم كفايةً لـ(بل) ليحفظه في الخزنة.

Lü-ütfen. Ne yapacaksan yap da ben de işimin başına döneyim.
رجاءً هيّا وافعل فحسب أيّما كنت ستفعله..

Serçe parmağı sözü verildi. her kim bozarsa sözü yutsun bin iğne.
عدني وعد الحقّ، إذ أن أيّما يُخلّ بوعده يُعاقب بإبتلاع ألف إبرة.

Ben de o ne derse onu yaparım. Burada her şey böyle işler.
و إنّي سأفعل أيّما يأمر بهِ، هذه طريقة معالجة الأمر هنا.