Dün konuyla ilgili hiçbir şey bilmediğini söyledi. | Open Subtitles | لقد أنكرت البارحة معرفتها أيّ شيءٍ حول القضيّة. |
Bakın, yemin ederim asbestle ilgili hiçbir şey bilmiyordum. | Open Subtitles | اسمعي، أقسم أنّي لمْ أكن أعرف أيّ شيءٍ حول الأسبست. |
Hap verilen bir adamla ilgili hiçbir şey bilmiyorum. | Open Subtitles | لا أعلم أيّ شيءٍ حول تخدير رجل. |
Elizabeth, eğer bu konu hakkında bir şey biliyorsan-- | Open Subtitles | -إليزابيث)، لو كنتِ تعرفين أيّ شيءٍ حول هذا) ... |
Tabii ki bu konu hakkında bir şey bilmiyorum. | Open Subtitles | -بالطبع لا أعلم أيّ شيءٍ حول هذا . |