"أي شيء ‫" - Translation from Arabic to Turkish

• bir şey

Tabii ben ekonomik kalkınmayı desteklemek derken öyle sihirli bir şey kast etmiyorum.
والآن، عن طريق دعم التنمية الاقتصادية، لا أقصد الإشارة الى أي شيء سحري.

Tarih kitapları okudum fakat bununla ilgili bir şey bulamadım.
قرأت كتب التاريخ، و لم أستطيع إيجاد أي شيء عنها.

Şuraya kadar gelen herhangi bir şey karanlık ise zaten şimdiden hissedebiliyorum.
ولكن أي شيء يتجاوز هذا الارتفاع، إذا كان موحلًا،فإنني أذكر الإحساس تمامًا،

Niye yakında var olmayacak bir gelecek için çalışayım? Hem de hiç kimse bu geleceği kurtarmak için bir şey yapmıyorken.
وإلّا فما فائدة أن أتعلّم لمستقبلٍ ربّما اختفى قريباً عندما لا يقوم أحد بفعل أي شيء من أجل إنقاذ هذا المستقبل؟

Bir sürü insanla tanışıyorum sanıyorlar ki iyi yaptıkları hiç bir şey yok.
ألتقي بجميع أنواع البشر الذين لا يعتقدون أنهم جيدون حقا في أي شيء.

Bana öyle bakma Helen. Bu, bir şey ifade etmiyor.
لا تنظرو إلي بهذه الطريقة هذا لا يعني أي شيء

Bayan Jones, Tom bu davayla ilgili bir şey biliyor mu?
سيدة جونز، هل ولدك توم يعرف أي شيء عن هذه القضية؟

Hayatında, tabancayla atış yapmaktan başka yapmak istediğin bir şey yok mu?
انت لا تريد ان تفعل أي شيء في حياتك سوى اطلاق المسدسات؟

Beni dinle. Şu ana dek yanlış bir şey yapmadın.
اسمعني ، إلى الآن أنت لم تفعل أي شيء خاطئ

Duvarlar çok kalın. O yüzden pek bir şey duyamazsınız.
الجدران سميكة جداً لا يمكنك سماع أي شيء في الحقيقة

Ama ikiniz de bir şey ne gördünüz, ne duydunuz.
وأغلق ثانية، ولا أحد منكم رأى أو سمع أي شيء

Ev sahibimiz kendim için bir şey istemek alışkanlığına sahip olmadığımı bilir.
مضيفنا يعلم جيداً أنه ليس من عادتي أن أطلب أي شيء لنفسي

Komiserim, yapabileceğiniz bir şey varsa durmayın yapın, neredeyse bulun onu.
ملازم إن كان هناك أي شيء افعله .. اخرج واعثر عليه

Onun dışında müthişti. Burada işler nasıl? Heyecan verici bir şey var mı?
ما عدا ذلك، لقد كان رائع الذي حصلنا عليه، أي شيء يثير هنا؟

- Tanrım. Yalnız başına yapmadığı bir şey var mı?
يا آلهي هل يفعل أي شيء عندما لا يكون بمفرده

Ancak çok fazla rüya gördüm başka bir şey hakkında yazmak artık imkânsız.
لكني حلمت كثيرًا البارحة. والآن من المستحبل أن أكتب عن أي شيء آخر.

Fikrinizi değiştirmenizi sağlamak için yapabileceğim bir şey var mı?
هل هناك أي شيء يمكنني عمله ليجعلك تغير رأيك ؟

Oyunla ilgili hiçbir şey bilmiyorum. Bu kadın hakkında bir şey bilmiyorum.
اأعلم أي شيء عن هذه المسرحية لاأعلم أي شيء عن هذه المرأة

O siyah saçlı kadın hakkında bir şey biliyor musun?
أتعرف أي شيء عن تلك المرأة هناك؟ ذات الشعر الأسود

- Çevir sesi var. - Bakalım yiyecek bir şey var mı?
ـ توجد حرارة ـ لنرى ما إذا كان هناك أي شيء للأكل