Aynı dükkanda on beş yıldır içki satıyorum. | Open Subtitles | خمس عشْرة سنة و أنا أَبِيعُ المشروب الكحولية في الخارج من نفس المحل |
Artık yasal çalışıyorum. Yıldız haritaları satıyorum. | Open Subtitles | أَنا شرعي بالكامل الآن أَبِيعُ خرائطَ |
Scoot adında güzel bir ürün satıyorum. | Open Subtitles | أَبِيعُ مُنتَجاً جيدا يدَعا سكوت. |
Kalpleri, "kalp kurdu" üzerine araştırmalar yapan laboratuarlara satıyorum. | Open Subtitles | أَبِيعُ القلوبَ للبَحْث دِراسات labsdoing heartworm. |
As... as... aslında, Kartpostal satıyorum. | Open Subtitles | في... في... فيالحقيقة، أَبِيعُ البطاقات البريديةَ. |
Ben barı satıyorum. | Open Subtitles | أَبِيعُ الحانةَ. |
satıyorum. | Open Subtitles | أَبِيعُ. |