Bay Cafmeyer, saçmaladığınız farkındamısınız. ben bunların kokusunu beş mil uzaktan duyarım. | Open Subtitles | السّيد كافميير، أنا يُمْكِنُني أَنْ أَشتمَّ الكلام الفارغ على بعد ميل |
Ökaliptus kokusunu buradan alabiliyorum. | Open Subtitles | أنا يُمْكِنُ أَنْ أَشتمَّ الكالبتوسَ مِنْ هنا. |
Boşanmanın kokusunu 100 metre öteden bile alırım. | Open Subtitles | وأنا يُمْكِنُ أَنْ أَشتمَّ طلاقَ مِنْ على بعد 100 ياردةً. |
Kötülüğün kokusunu 1 kilometreden alırım. | Open Subtitles | أنا يُمْكِنُ أَنْ أَشتمَّ الرائحة الشر الكريهةَ من على بعد ميل |
Parfümünün kokusunu bile aldım. | Open Subtitles | أنا يُمْكِنُ أَنْ أَشتمَّ عطرَها حتى. |
Kolonyamın kokusunu alıyorum. | Open Subtitles | أنا يُمْكِنُ أَنْ أَشتمَّ cologneي. - مرحباً، كورنيل. |
- Hatta tehlikenin kokusunu 1km'den alırım. | Open Subtitles | -بصراحة, يمكنني أن أَشتمَّ الخطر من على بعد ميل |
Temiz havanın kokusunu alabliyorum. | Open Subtitles | أنا يُمْكِنُ أَنْ أَشتمَّ هواء نقي. |
* Kimyasalların kokusunu alabiliyorum... * | Open Subtitles | * أنا يُمْكِنُ أَنْ أَشتمَّ المواد الكيمياوية... * |