Sanırım Çin`de ki Dr Chen ile iletişim kurmuyordun ha? | Open Subtitles | أَفترضُ بأنّك لَسْتَ في إتصالِ مَع الدّكتورِ تشين في الصين؟ |
Sanırım partimizi berbat eden esrarengiz dostumuz sensin. | Open Subtitles | أَفترضُ بأنّك الرجل الغامض الذي يفسد امورنا |
Sanırım o ahmak kitabın hakkında bir şeyler öğrenmek istersin. | Open Subtitles | أَفترضُ بأنّك تُريدُ معْرِفة أخبار عن كتابِك السخيف |
Herhalde ne söyleyeceğimi tahmin ediyorsun. | Open Subtitles | أَفترضُ بأنّك تَعْرفُ الذي أَوْشَكْتُ أَنْ أَقُولَ. |
Ekmek kızartma makinemizi tamir ettirdik mi diye soruyorsun Herhalde. | Open Subtitles | أَفترضُ بأنّك تَعْني، ' هَلْ صلحنا محمصتنا؟ ' |
Şimdi benim erkeklere özgü deli cesaretimin ortaya çıkmasını bekliyorsun Sanırım. | Open Subtitles | أَفترضُ بأنّك تَتوقّعُي أن تثور شجاعتَي و أركلك الآن |
Sanırım yarın başlayabilirsiniz. | Open Subtitles | أَفترضُ بأنّك يُمْكِنُ أَنْ تبْدأَي غداً |
Sanırım bağış galası yüzünden benden kaçıyorsun. | Open Subtitles | أَفترضُ بأنّك تَتفاداني بسبب الإحتفالِ الخيريِ |
Geri dönmeyi planlamıyorsundur Sanırım | Open Subtitles | أَفترضُ بأنّك لا تُخطّطُ على الرُجُوع. |
Sanırım sen de Ryan'ı bırakıyorsun. | Open Subtitles | أَفترضُ بأنّك هَلْ أَخْذ رايان؟ |
Sen başlamak istersin Sanırım. | Open Subtitles | أَفترضُ بأنّك تُريدُ البدء أولاً. |
Sanırım bunu yapabilirsiniz. | Open Subtitles | أَفترضُ بأنّك يُمْكِنُ أَنْ. |
Herhalde sen okulun popüler kızıydın. | Open Subtitles | أوه، وأنا أَفترضُ بأنّك كُنْتَ الآنسة Popular في المدرسة العليا. |
Herhalde Meksika plajlarında fotoğraf çekimine gidiyorsun. | Open Subtitles | حَسناً، أَفترضُ بأنّك مِنْ إلى a إلتقاط صور على شواطئِ المكسيك. |
Herhalde 20 Haziran 1981'de ne yaptığınızı hatırlamıyorsunuzdur. | Open Subtitles | أنا لا أَفترضُ بأنّك تَتذكّرُ بأَنْك كُنْتَ تَعْملُ يونيو/حزيرانَ 20, 1981. |
Herhalde benim yerime... | Open Subtitles | أنا لا أَفترضُ بأنّك تَعتقدُ... |