"أُريدكِ" - Translation from Arabic to Turkish

• istiyorum
• istemiyorum

Üç deyince kuvvetlice itmeni istiyorum. Tamam mı?
عندَ رقم ثلاثَة، أُريدكِ أن تدفعي بقوَة، اتفقنا؟

Sana bazı ciddi sorular soracağım, ve bana doğruyu söylemeni istiyorum.
سأسألكِ أسئلَة خطيرَة و أُريدكِ أن تقولي الحقيقَة

Sana soracağım şeyi cevaplamadan önce iyice düşünmeni istiyorum.
أُريدكِ أن تأخذي وقتكِ بالتفكير ملياً حولَ ما أطلبُه

Ona hiçbir zarar gelmeyeceğinden emin olmak istiyorum.
أيتها الضابِط، أُريدكِ أن تحرصي ألا يُصيبهُ أذى

Sizden özür dilemenizi istemiyorum. Sana kimin söylediğini bilmek istiyorum.
لا أُريدكِ أن تعتذري ، أريدُ أن أعرف من سَرب لكِ الخبر

Senden açık havada eve yürümeni istiyorum, çünkü rahatlaman lazım.
أُريدكِ أن .. ،تتمتعيوأنتِراجعةللمنزل. في الهواء الطلق، لأنكِ بحاجة لإزاحة التوتر

Yurt dışında çalışmak istiyorum senin hep istediğin gibi.
أُريدكِ أَن تدرسي في الخارج مثل ما أردت دائماً إلى

Ama bana bu geçirdiğin nöbetleri anlatmanı istiyorum.
لَكنِّي أُريدكِ أَن تُخبريني عن تلك النوبات التى تأتى لكِ

İlişkimizi ciddi ciddi düşünmeni istiyorum.
أُريدكِ أن تفكرِ بجدية حول علاقتنا سوياً

Şimdi, senden oraya uçmanı ve onu caydırmanı istiyorum.
الآن، أُريدكِ أن تذهبي إلى هناك وتتحدّثي معه

Korktuğunda beni aramanı istiyorum, tamam mı?
إذا شعرتِ بالخوف، أُريدكِ أن تتصلي بي، إتفقنا؟

Kurt McVeigh'in düşmanımız olduğunu bilmeni istiyorum.
لا، لا أُريدكِ أن تعرفي بأن كورت ماكفيّ هو العدو

Hangi havaalanı olduğunu öğrenmeni istiyorum.
أُريدكِ أن تعرفي أي مطار سيقومون بذلك فيه

Sana göre. Anlaşmamızı hatırlatmak istiyorum.
عليكِ، أُريدكِ أن تحترمي أتفاقنا أساعدكِ بجلب الصندوق الأسود

Eğer yaparsan rahat olur musun diye düşünmeni istiyorum.
أُريدكِ أن تكوني على علمٍ بما سيحدث إن أخبرتيه

Jules, senin hemen farelerin üstünde çalışmaya başlamanı istiyorum.
أُريدكِ أنْ تبدأي العمل على الفئران حالاً

Kötü bir şey olursa hemen kendini uyandırmanı istiyorum.
لو تعرضتِ لأية مشكلة أُريدكِ أن تقومي بإيقاظ نفسكِ

Artık Carl'ın vaftiz annesi olmanı istemiyorum.
ماذا تقصد؟ لـاـ أُريدكِ أن تكوني أم ابني بالعمودية، بعد الـأن.

Seni, hayatını bir hayaletin etrafında inşa etmek zorunda bırakmak istemiyorum.
أنا لا أُريدكِ أن تشعري بأنكِ ملزمةً بأن تبني حياتكِ حول شبح

Bu gece dışarı çıkmanı istemiyorum. - Yazın son haftasındayız.
أنا لا أُريدكِ أن تخرُجي الّليله، إنّها آخر نهاية أُسبوع في الصّيف