"إبهامه" - Translation from Arabic to Turkish

    • parmağını
        
    • başparmağını
        
    • pandik
        
    • parmağı
        
    • Başparmağı
        
    • baş parmak
        
    • parmağının
        
    Kardeşin çok iyi şeklinde baş parmağını kaldırdığı bir resim gönderdi. Open Subtitles أخوك , أرسل لي صورة . و هو رافعاً إبهامه للأعلى
    Bazıları parmağını prize sıkıştırdığını söylerdi. Open Subtitles وقد يقول البعض أن عنيدا وتمسك إبهامه إلى مقبس كهربائي.
    "devamı da var. Babam football oynarken başparmağını kırmış." Open Subtitles في إضافات ، أيضاً والدي كسر إبهامه بينما كان يلعب كرة القدم
    İki sene önce başparmağını kesen bir işçim vardı. Open Subtitles كان لدي عامل بتر إبهامه منذ عامين
    - Biri demin bana pandik attı. Open Subtitles لقد وضع أحدهم إبهامه في مؤخرتي للتوّ ماذا؟
    Mike, ne pahasına olursa olsun o parmağı geri almalısın. Open Subtitles مايك ، لابد أن تحصل على إبهامه مهما كان الثمن
    Ve burnuna konan boynuz, aslında Başparmağı üzerindeki tırnağıydı. Open Subtitles وهذا القرن على أنفه كان في الحقيقة بروز على إبهامه
    Nolan Sharp'ı gülümseyip baş parmak kaldırırken resmettiklerine olan şüpheme karşın o gece onun resimleri çekilmişti. Open Subtitles أنّهم وصفوا (نولان شارب) مبتسمًا ورافعًا إبهامه. كانت هناك صورًا له تلك الليلة. وأظن أنّه سيستغلهم لتبرئة (آيرِس).
    Saldırgan baş parmağı ve 3 diğer parmağının açıkça belli olan izlerini bıraktı. Open Subtitles المهاجم غادر تاركا أثرا واضحا لبصمة إبهامه وثلاثة من أصابعه
    Sabah ilk iş, çocuğun baş parmağını James Dorf'a postala. Dinliyor musun? -Evet. Open Subtitles أوّل شيء تفعله في الصّباح ترسل إبهامه إلى جيمس هل تستمع؟
    Ve ne zaman Lana Turner görünse, Bill deli gibi parmağını emmeye başladı. Open Subtitles وكلما ظهرت على شاشة السينما كان بيل يصر على مص إبهامه بشكل بذئ جدا
    Durun. Müvekkiliniz kazayla baş parmağını testereyle kesmiş, değil mi? Open Subtitles مهلاً، قطع عميلكَ إبهامه عرضياً بواسطة منشار الخشب، صحيح؟
    Babam yeni fare kapanımızı test etmek için baş parmağını kesmedi mi? Open Subtitles ...إذاً, أبي لم يقطع إبهامه بينما كان يخبر آلةُ إعدامِ الفئران الجديدة؟
    Kazandığı tek şey baş parmağını hafifçe oynatabilmek oldu. Open Subtitles وكل ما حصلنا عليه حرك طفيفة من إبهامه وإصبعه.
    Hapse gireceksem onu öldürmekten girerim, baş parmağını kırmaktan değil. Open Subtitles لو أنيّ سأدخل السجن، فسأقتله وليس أن أكسر إبهامه
    başparmağını kullanıyor mu? Open Subtitles هل سبق له و أن إستخدم إبهامه ؟
    Keith, çakısını çıkardı, kendi başparmağını da kesti. Open Subtitles لذا قام (كيث) بإخراج سكينه و قام بجرح إبهامه أيضاً
    Neredeyse başparmağını kesecekti. Open Subtitles وجرح تقريباً إبهامه
    Evet, öylece durmuş telefonla konuşurken biri arkamdan gelip götüme pandik attı. Open Subtitles أجل, كنت واقفاً هناك أتحدّث في الهاتف, وأتى أحدهم من خلفي ووضع إبهامه في مؤخرتي
    Birisi kıçıma pandik attı! Open Subtitles لقد وضع أحدهم إبهامه في مؤخرتي للتوّ
    Baş parmağın kaybedildiği büyük bir kazada hastanın baş parmağı alınıp ele dikilir. Open Subtitles عندما يصاب إصابه فاجعه حيث يفقد إبهامه الأصبع الكبير من القدم يتم إزالته و يربط لليد
    Başparmağı ve işaret parmağı garip bir açıda duruyor. Open Subtitles إبهامه وسبابته يلتقيان بزاوية غريبة
    Herneyse Sonra bu adam geldi ve mantoma dokumaya başladı baş ve işaret parmağının arasına alarak, şu şekilde. Open Subtitles بأي حال، ثم إتجه ذلك الرجل نحوي وبدأ يتحسّس سترتي... بين إبهامه وسبابته هكذا...

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more