aradığınız için teşekkür ederiz. Kore Havayolları müşteri hizmetleri. | Open Subtitles | شكراً على إتصالك بشركات الكورية لخدمة العملاء. |
Evet, geri aradığınız için teşekkürler. Poster. | Open Subtitles | اجل، شكرًا على إعادّة إتصالك الملصق الإعلاني |
Sen Aradığın zaman heyecanlandım, ...ama aynı heyecanı sende göremedim. | Open Subtitles | حسناً، أطير فرحاً عندما أتلقى إتصالك وبعدها لا أسمع شيء منك |
Bugün hâlâ annem evde oturmuş senin onu aramanı bekliyor. | Open Subtitles | حتى هذا اليوم أمي تجلس في المنزل تنتظر إتصالك |
Yani sarhoşken beni araman büyütülecek bir şey değil. | Open Subtitles | لذلك إتصالك لي وأنت في حالة سكر، أعني ، انها ليست أمراً مهماً. |
- Bu yüzden mi aradın? İşimi yaptığım için teşekkür ediyorsun. | Open Subtitles | هل هذا سبب إتصالك لتشكرني على أدائي لعملي؟ |
Umarım iyi haber vereceksindir, doktor. | Open Subtitles | أتمنى أن يكون في إتصالك أخبارا مفرحة يادكتور |
aradığınız için teşekkür ederim Profesör Leavis. | Open Subtitles | شكرا على إتصالك يا بروفيسور ليفز |
Merhaba. Film Hattı'nı aradığınız için teşekkürler. | Open Subtitles | ،مرحباً ... و شكراً على إتصالك بخط الأفلام |
Kimsiniz bilmiyorum, ama aradığınız için teşekkür ederim. | Open Subtitles | أيّاً كان هذا، شكراً جزيلا على إتصالك. |
Aradığın için teşekkürler. | Open Subtitles | شكراً على إتصالك |
Aradığın için gerçekten memnun oldum. | Open Subtitles | أسعدنى إتصالك للغاية |
Tamam. Aradığın için sağ ol. | Open Subtitles | حسناً ، شكراً على إتصالك |
Merhaba herkese ne olursa olsun aramanı bekleyeceğime söz verdim ama sonra, sonsuza dek bekleyebileceğimi fark ettim. | Open Subtitles | مرحباً وعدت أهلى أنى سأنتظر إتصالك بى لكن أدركت أنّه ربما أنتظرك إلى الأبد |
Çünkü senin aramanı bekliyordum biliyorsun değil mi ufaklık? | Open Subtitles | لأنك علمتي بأنني أنتظر إتصالك صحيح يا طفلتي؟ |
aramanı bekliyorum yani sana ve ekibe nasıl yardımedebileceğim... konusunda, patron. | Open Subtitles | أنتظر إتصالك لتخبرني ما يمكنني فعله لمساعدتك والفريق، يا زعيم ما الأمر؟ |
Umarım beni araman işinin bittiği anlamına geliyordur. | Open Subtitles | اتمنى أن يكون إتصالك يعني أن أمورك على مايرام |
Bu güvenilmez herif yüzünden mi beni aradın? | Open Subtitles | هل الأحمق هذا هو السبب في إتصالك بي ؟ |
Senden haber bekliyor. | Open Subtitles | قد يساعدك فيما تحتاجينه إنه ينتظر إتصالك به |
Bağlantın yüzünden retina taraması reddedildi. | Open Subtitles | تم رفض المسح الضوئي بسبب إتصالك يا فطيرة الجبن |
Ama neden aradığını tahmin edebiliyorum | Open Subtitles | لكن يمكننى أن أخمن سبب إتصالك لا يوجد شئ يمكننى فعله |
Polisi aradıktan sonra, hemen oraya gel ve beni bul. | Open Subtitles | نعـم - عندمـا تنهـي إتصالك - ستقابلني هنا - أتذكر - |
Çağrınızı aldım ama ne dediğiniz tam olarak anlayamadım. | Open Subtitles | وردني إتصالك لكنني لست متأكداً أنني فهمت ما كنت تقوله |
Fikrinizi değiştirdiniz ama aslında onun için aramıştınız. | Open Subtitles | لقد غيرت رأيك، لكن هذا كان سبب إتصالك |
Aramalarınız bizim için çok önemli. Güle güle. | Open Subtitles | إتصالك مهم جدا لنا ، إلى اللقاء |
Peki, elimizdeki telefon kayıtlarına göre geçtiğimiz aylarda onu sekiz kez aramışsın. | Open Subtitles | حسنا, لدينا سجل هاتف يظهر إتصالك بها ثمان مرات خلال الاشهر الفائته |
Axel, Telefonunu alır almaz yola çıktım. İyi misin? | Open Subtitles | "أكسل" , لقد خرجت بمجرد إتصالك هل أنت بخير؟ |