Umarım, tatilini kısa kesip geri gelmesini söylemişsindir. | Open Subtitles | آمل أنك سألتها العودة وقطع إجازتها القصيرة |
Umarım, tatilini kısa kesip geri gelmesini söylemişsindir. | Open Subtitles | آمل أنك سألتها العودة وقطع إجازتها القصيرة |
Bu kritik anda çok ihtiyaç duyduğumuz liderlik vasıflarını bizlerle paylaşmak üzere tatilini yarıda bıraktı ve geldi. | Open Subtitles | وافقت على أن توقف إجازتها وتأتي مبكراً لتزوّدنا بقيادة ماسة جداً خلال هذا الوقت الحرج |
Ama tatilini bir hafta daha uzatmak zorunda kaldı. | Open Subtitles | لكنها مدّدت إجازتها أسبوعاً إضافياً |
Hayır, ama hemen bir başka adamla tatile çıkmış bile. | Open Subtitles | كلا كلا، لكنها قد قضت إجازتها مع رجل اخر بالفعل |
Bess'in tatile gittiği ilk hafta Oliver çok usluydu. | Open Subtitles | أتعلم، قبل أسبوع من ذهاب بيس في إجازتها كان أوليفر في أحسن تصرّفاته |
tatile çıkmadan önce bu ünlü reklam olayının söylendiği biri olmalı. | Open Subtitles | لابد من وجود شخص ما أخبر بذلك قبل إجازتها |
Amber, tatile çıkmadan önce gidip kuru temizlemeciden aldığını söylüyor ama bulamıyorum. | Open Subtitles | من المنشفة قبل أن تأخذ إجازتها ولكن لا يمكنني أن أجده |