"إجتماعاً" - Translation from Arabic to Turkish

• toplantı
• görüşme
• toplantısı
• tanışmak
• buluşma
• toplantıya
• Tanıştığımıza
• toplantısına
• toplantım

Biz de onunla ve Şanslı Fasulye Oyuncak'ın sahibiyle bir toplantı ayarlayacağız.
وقتها، سنحدد إجتماعاً معه و مع مالك شركة.. الألعاب التي سنُنشئها نحن.

Bugün sizi burada toplamamın nedeni... ..bir toplantı olacağını duyurmaktır.
السبب الذي جمعتكم لأجله هنا اليوم هو للاعلان أنه سيكون هناك إجتماعاً

Onunla özel bir görüşme yaptınız, makamınızda. Geçen hafta mıydı?
أقمت إجتماعاً خاصاً معه في المسكن، منذ أسبوع؟

Herneyse, diyorum ki eve gidelim, uyuyalım ve sabahta aile toplantısı yapalım.
على كلٍّ، لنعد للبيت وننام ومن ثمَّ نعقد إجتماعاً عائلياً في الصباح.

Seninle tanışmak çok tehlikeliydi, Miguel Bain.
لقد كَانَ إجتماعاً خطراً لقائي بك ميجيل باين

Bir buluşma ayarladık ama buna fırsat bulamadan buraya getirildim.
أعددنا إجتماعاً لكن قبل أن تواتينى الفرصة, قبضوا علىّ

Ama ben şimdi herkesi toplantıya çağırıyorum.
ولكني أود أن أعقد إجتماعاً في غرفة الإجتماع الآن

Tamam. Tanıştığımıza memnun oldum.
حَسَناً، هو كَانَ إجتماعاً لطيفاً أنت، ضابط شرّير.

Büyüme Kurulu Manhattan'da acil bir toplantı yaptı.
عقدت اللجنه العلياً إجتماعاً طآرئا في منهآتن

Heyet koruma bölgesi için gizli bir toplantı istemiş.
مجلس الادارة عقد إجتماعاً سرياً حول الخزّان

Çabuk olmalıyız. Koridorun karşısındaki odada bir toplantı var.
إستمعي ، يجب علينا إختصار الحديث لدي إجتماعاً صغير عبر القاعة

Ve bugün ilk katın bossunu nasıl yeneceğimizle ilgili bir toplantı yapacağız.
واليوم نحن أخيراً نعقد إجتماعاً عن كيفية هزيمة زعيم الطابق الأول

Her neyse, aradılar ve müşterilerimden birinin... ..acil bir toplantı istediğini söylediler.
نعم، على كل حال، إتصلوا بي و قالوا أنهم قد رتبوا إجتماعاً طارئاً بخصوص أحد عملائي

Babam bana şirketime yatırım yapabilecek bir girişimci sermayeci adamla görüşme ayarladı.
لقد أعدّ لي أبي إجتماعاً مع ذلك المُستثمِر الرأسمالي و الذي قد يستثمر في شركتي

Dün gece sinirli bir görüşme yaptık, büyük ayrılıklar oldu.
خُضنا إجتماعاً غاضباً و كان يوجد بعض الإنقسامات

Yargıcın odasındaki bir görüşme tarzında değildi.
هذا لم يكن إجتماعاً مغلقاً بالمحامين

Hitler'in bugün öğlen saat 1'de askeri toplantısı var.
هتلر أدرج في جدول أعماله اليوم في الساعة الواحدة , إجتماعاً لتقصي معلومات حول الوضع الحالي

Otur, fan toplantısı yapalım.
إجلسي لنعقد إجتماعاً للمعجبين للسنة الجديدة

Seninle tanışmak harikaydı Cassie.
حَسناً، هو كَانَ إجتماعاً عظيماً أنت، كايسي.

- Dediğin gibi ofis dışında bir buluşma ayarladım.
لقد حددت إجتماعاً معها خارج المكتب طبقاً لتعليماتك.

Çünkü yarın sabah tam 10'da gündemde sizin olduğunuz üst düzey, gizli bir toplantıya katılacağım.
لأنّه غداً صباحاً ،عند تمام العاشرة سأحضر إجتماعاً سريّاً عالي المستوى والّذي موضوعه هو أنت

-Teşekkürler, Tanıştığımıza sevindim.
شكراً لكم. هو كَانَ إجتماعاً لطيفاً أنت.

İyi geceler, Howard. Hiç Komünist Parti toplantısına gittin mi?
ـ طابت ليلتك، هاوارد ـ لم تحضر إجتماعاً للشيوعيين

Bir toplantım var. Dışişleri hakkında konuşmaya vaktim yok.
لدي إجتماعاً ليس لدي وقت للحديث عن العلاقات الخارجية