Önce kendine olan saygısını ve umutlarını aldın geçen Pazar da boğarak hayatını. | Open Subtitles | فى البداية جعلتها تنسى إحترامها لنفسها والآمل والأحد المضى ، قمت بقتلها |
Onunla konuştum ve onun benlik saygısını düzeltmeye çalışıyoruz. | Open Subtitles | تحدثت معها و لقد بدأنا في أعادة إحترامها للذات |
Yeteneğine ve becerilerine hayranım ve onun saygısını da kazanacağım | Open Subtitles | أعجبت بموهبتها و مهنتها و سوف أحصل علي إحترامها |
Kuralların saygı duymamız gereken amaçlar için var olduğunu söyledim. | Open Subtitles | يوجد إجراءات من أجل حصولنا على الأغراض يجب علينا إحترامها |
O bizim öğretmenimiz ve ona saygı duymamız çok önemli. | Open Subtitles | -هي معلمتنا -و علينا إحترامها جميعا خصوصا أنت يا ناندو |
Ama ben ona saygısızlık edip, evine otobüsle gitmesine sebep olan pislik değildim. | Open Subtitles | لكن لم أكُن أنا الأحمق الذى قام بعدم إحترامها وجعلها تأخذ الأتوبيس للمنزل |
Kendisine olan saygısını korumaya çalışıyor. | Open Subtitles | هي فقط تحاول تقوية إحترامها لذاتها |
"Kraliçe, saygısını göstermek için bayrağın yarıya indirilmesine izin verip, Saray'da olmalıydı." | Open Subtitles | " أرفعوا العلم منكساً... وعلى الملكة إظهار إحترامها" |
"Kraliçe, saygısını göstermek için bayrağın yarıya indirilmesine izin verip, Saray'da olmalıydı." | Open Subtitles | "أرفعوا العلم منكساً... وعلى الملكة الحضور لإظهار إحترامها" |
Çevremdekilerin hiçbirinin sana bu şekilde saygısızlık etmesine izin vermezdim. | Open Subtitles | لم أكن أبداً لأسمح للناس التي أعرف أن تقلل إحترامها لك بهذا الشكل. |
Hey, ona saygısızlık etme. | Open Subtitles | لا تقلل من إحترامها |