| Ama sana şu kadarını söyleyebilirim, | Open Subtitles | ما يُمكنني إخباركَ بِه هوَ حقيقَة معروفَة |
| Güvende. Şimdilik bu kadar söyleyebilirim. | Open Subtitles | إنّها مصونة، هذا كلّ ما يمكنني إخباركَ به الآن |
| Soyadımı bir takım nedenlerden ötürü söyleyemem. | Open Subtitles | .. لا أستطيع إخباركَ باسمي الثاني نظراً لبعض الأسباب |
| Kusura bakma, bilmediğim için nerede olduğunu da söyleyemem. | Open Subtitles | أسف، لا أستطيعُ إخباركَ بمكانِ الرجلِ مادمتُ لا أعرف. |
| Neden gittiğimi merak ettiğini biliyorum ve her geldiğimde sana tüm hikâyeyi anlatmak istedim. | Open Subtitles | أعلمُ أنكَ تتسائَل لماذا رحَلت و كُل مرَة آتي لزيارتِك، كُنتُ أُريدُ إخباركَ القِصَة كاملةً |
| Bunu ben de söyleyebilirdim. | Open Subtitles | كان بإمكاني إخباركَ بذلك |
| Sana söylemem gereken bir şey var. | Open Subtitles | ثمّة شيءٌ يتحتم عليّ إخباركَ بهِ. |
| Ben sadece duyman gereken sesleri duyduğunu söyleyebilirim. | Open Subtitles | يمكنني فقط إخباركَ بأنّكَ تسمع الأصوات كما ينبغي لكَ |
| Ben sana benimkini kaybettiğim tarihi tam günü ve saatiyle söyleyebilirim. | Open Subtitles | بينما يُمكنني إخباركَ بيوم وساعة ما فقدتُ عذريتي. |
| Sana her bir gizli jürinin adını söyleyebilirim. | Open Subtitles | أستطيع إخباركَ بأسم كبير هيئة المحلفين السري. |
| Hayır, nerede olduğumu kesinlikle söyleyebilirim. | Open Subtitles | كلّا , أستطيعُ إخباركَ أينَ كنتُ أنا بالضبط. |
| Onların ne yaptıklarını niçin yaptıklarını en önemlisi de onları nasıl durdurabileceğinizi söyleyebilirim. | Open Subtitles | بإمكاني إخباركَ بما يفعلونه هنا و لماذا يفعلونه و الأكثر أهمّيةً، كيف توقفهم ... |
| Kusura bakma, bilmediğim için nerede olduğunu da söyleyemem. | Open Subtitles | أسف، لا أستطيعُ إخباركَ بمكانِ الرجلِ مادمتُ لا أعرف. |
| - Sana veya başkasına söyleyemem. | Open Subtitles | لا يمكنني إخباركَ أو أيّ أحدٍ آخر |
| Hayır, yumurtanın yerini söyleyemem. | Open Subtitles | كلا ؛ لا أستطيع إخباركَ أين البيضة. |
| Neler olduğunu bilmiyorum ve korktuğumu düşünüyorum ve sadece anlatmak istedim. | Open Subtitles | أنا لا أعرف ما الذي يجري بالضبط و أظن بأنني أشعر بالخوف و أردت إخباركَ بهذا |
| Sadece sana anlatmak istedim, belki de kendime. | Open Subtitles | أردت إخباركَ بذلك ربما كي أقنع نفسي |
| Sana söyleyebilirdim. | Open Subtitles | .لكان بإمكاني إخباركَ |
| Sana söyleyebilirdim. | Open Subtitles | .لكان بإمكاني إخباركَ |
| Sana söylemem gereken bir şey var. | Open Subtitles | هناك شيء أريد إخباركَ به. |
| Bunu öğrendiğimde sana hemen söylemeliydim. | Open Subtitles | كان عليّ إخباركَ حالما اكتشفتُ ذلك. |