"إدانات" - Translation from Arabic to Turkish

• mahkumiyet
• mahkumiyeti
• Sabıkası
• suçlamada bulunmak
• bulundurmaktan hüküm giymiş

Saldırı, mal mülk, gasp suçlarından çok sayıda mahkumiyet.
إدانات عديدة بتهمة الاعتداء وحيازة والابتزاز.

İki yıldan biraz az, gasp için, iki saldırı suçlaması, mahkumiyet yok... son 18 ay şimdilik bulanık.
عامين أو أقل ، بتهمة الابتزاز تهمتين إعتداء ، لا إدانات الأشهر ال 18 الماضية غير واضحة حتى الآن

mahkumiyet var mı?
هل هناك إدانات سابقه ؟

Jo Neung-hyun, 38 yaşında üç mahkumiyeti var.
العمر 38 عام, "جو نيونغ-هيون". ـ 3 إدانات سابقة,

Sabıkası yok ama ağabeyi bir ay kadar önce çapraz ateşte öldürülmüş.
لا توجد إدانات جنائية، لكنّ شقيقه قُتل في تبادل لإطلاق النار قبل شهر.

Mayfair'in karşı koyamayacağı bir suçlamada bulunmak için yasadışı istihbarat ve muhbir kullanacağız.
... (بالنسبة لقضية (مايفير إستخدام معلومات سرية غير قانونية و روايات مُزيفة لتلفيق إدانات لها هو أمر ما كان ينبغي أن يحدث

Saldırı ve silah bulundurmaktan hüküm giymiş.
إدانات بالاعتداء و حيازة الأسلحة

Adam temizmiş. Sabıka yok, mahkumiyet yok.
إنه نظيف، لا سوابق لا إدانات

- Bir ya da iki tane. Bölge başsavcı yardımcısı. Bulunduğu bölümde en yüksek mahkumiyet yüzdesine sahip kişi.
{\pos(192,215)}إنها مساعدة النائب العام، أفضل سجل إدانات في دائرتها بالكامل

Sabıkası yok. mahkumiyeti yok.
لا مقدمي أديرة لا إدانات

Ortağı Nick Garven'ın mahkumiyeti yok. Şanslıyım.
و شريكه (نيك غاور) لا توجد أية إدانات له و لكنني كنت محظوظة

Armand Tucker, mahkumiyeti yok.
أرماند تكر بدون إدانات

- Davalı devam eden bir soruşturmanın parçası olduğu için Savcılık tutuklu kalmasını ve Sabıkası olduğu için şartlı tahliyesiz 5 yıl hükmüne tabi olmasını talep ediyor.
يطالب الادّعاء العام بحجز المدّعى عليه لأنه جزء من تحقيق مستمرّ بعده قد يحكم عليه بالسجن 5 سنوات بدون تسريح مشروط بسبب إدانات سابقة

Hiçbir suçu ve Sabıkası yok.
ليس لها سوابق ليس لها إدانات

Enver Kotta, silahlı soygun, saldırı ve uyuşturucu bulundurmaktan hüküm giymiş.
(أنفير كوتا)، إدانات للسطو المُسلّح، والإعتداء، والحيازة.