1956'da kimse bu taraflara gelmek istemezken,ben burayı kiraladım. | Open Subtitles | في عام 1956 إستأجرت هذا المكان في وقت كانت هذه المدينة غير مأهولة ولم يريد أحداً سكنهـا |
Burada bir kulübe kiraladım. New York'tan yeni taşındım. | Open Subtitles | إستأجرت كوخ هنا لقد انتقلت للتو من نيويورك |
Giriş filmimi çekmesi için bir Coppola bile tuttum. | Open Subtitles | أنا حتى إستأجرت كوبولا لإخراج فيديو قبولي. |
Öldürmek için birini tuttun, Kahinlerin göreceğini bilerek. | Open Subtitles | لذا إستأجرت شخص ما لقتلها وأنت تعرف تماما أن المتنبئين سيرون هذه الجريمة |
Benim evimi gözetleyen biri olduğunu söyleyen bir dedektif kiraladım. | Open Subtitles | فـ إستأجرت محقق أخبرني أن هنالك شخص يراقب منزلي |
Tribeca'da naylon bir şirket adı altında bir daire kiraladım. | Open Subtitles | إستأجرت شقة في تريبيكا تحت إسم دومي كروب |
Çoktan bir film kiraladım eğer izlemezsem süresi dolacak. | Open Subtitles | لقد إستأجرت بالفعل فيلما وستنتهي مدة الإيجار إن لم أشاهده |
Bana bir daire gösterdi, sırf benimle çıkmayı... kabul etsin diye daireyi tuttum. | Open Subtitles | التي أرتني الشقّة التي إستأجرت فقط لكي تخرج معي |
Bana bir daire gösterdi, sırf benimle çıkmayı... kabul etsin diye daireyi tuttum. | Open Subtitles | التي أرتني الشقّة التي إستأجرت فقط لكي تخرج معي |
Sydney'in en iyi aşçısını abalon çorbası için tuttum. Umarım beğenirsin. | Open Subtitles | لقد إستأجرت رئيسة طبّاخين سيدني لأصنع حساء أذن البحر التي طبختها لكم جميعاً |
Bu yer için özel bir dekoratör mü tuttun? | Open Subtitles | إذاً .. لقد إستأجرت مصمم ليساعدك في تحسين هذا المكان؟ |
Dün gece, hiç paran olmadığına yemin etmiştin ama bu sabah bir taksi tuttun. | Open Subtitles | لقد أقسمت أنه ليس لديك مال ليلة أمس ورغم ذلك، إستأجرت سيارة أجرة هذا الصباح |
Bu yüzden bir kiralık katil tuttun ama yanlış adamı öldürdü. | Open Subtitles | لذا فإنّك إستأجرت قاتلاً مأجوراً، إلاّ أنّه قتل الرجل الخطأ. |
Annem bir avukat tuttu. Birazdan gelir. | Open Subtitles | والدتي إستأجرت محامي سيكون هنا قريباً |
Laura Palmer'ı haftada iki kez İngilizce dersi vermesi için tuttunuz, değil mi? | Open Subtitles | علمت بأنك إستأجرت "لورا بالمر"... لمساعدتك في اللغة الإنكليزية... مرتين في الأسبوع، صحيح؟ |
Birkaç saat önce bir kamyonet kiraladı. | Open Subtitles | لقد إستأجرت شاحنةً مني قبل ساعات |
- Kaşmir smokin mi kiraladın? | Open Subtitles | هل إستأجرت بدلة رسمية من الكشمير؟ كلا، أشتريتها. |
Ben bir balıkçıyım, ama askeriye tarafından canavarı yakalamak için tutuldum. | Open Subtitles | إننى صيّاد ولكننى إستأجرت بواسطه الجيش .. |
Bu kadın, Mama Rose ile tanıştım, kendisi 32 yıldır şu küçük teneke barakayı kiralamış, orada yedi çocuğu ile yaşamakta. | TED | إلتقيت مع هذه المرأة، الأم روس، التي إستأجرت ذلك الكوخ الضيق لمدة 32 عاماً، حيث تعيش مع أطفالها السبعة. |
Bu öğleden sonrası için kayık kiralamıştım. Neden benimle gelmiyorsun? | Open Subtitles | أنظري, لقد إستأجرت قاربا ما بعد هذه الظهيرة لما لا تأتين معي فيه؟ |
Araba garajdaydı. Belki kiralamıştır. | Open Subtitles | كانت السيارة في المرآب، ربّما إستأجرت سيّارة |
İsmini bilmiyorum. Geçen baharda, seçmelerden önce takımı eğlendirsin diye tutmuştum. | Open Subtitles | بالربيع الماضي , قبل المشروع , إستأجرت بعض الفتيات من أجل فتيان الفريق. |
İtalya'dayım, Floransa. Dışarıda park edilmiş mobileti kiralamışım. | Open Subtitles | أنا فى (فلورنس) فى (إيطاليا) إستأجرت دراجة من التى تقف بالخارج |
Nick'in ailesinin Rehine Uzmanı kiraladığını ve Adamın fidyeciyle yüz yüze konuşmak İstediğini söyle. | Open Subtitles | أخبره أن عائلة نيك إستأجرت مفاوضا حول الرهينة |
Reseda da bir villada kiralamışsın. | Open Subtitles | إستأجرت غرفة في روسديا والدتك توفيت منذ أربع أشهر |