"إستقبال" - Translation from Arabic to Turkish

    • resepsiyon
        
    • karşılama
        
    • sinyal
        
    • kabul
        
    • çekmiyor
        
    • töreni
        
    • çekmiyordu
        
    • resepsiyona
        
    • resepsiyonu
        
    Aynı akşam, elçilikte, kendi ülkesinin büyükelçisi tarafından onuruna resmi bir resepsiyon ve balo düzenlendi. Open Subtitles أى إجهاد من الزيارات المتواصلة وفى سفارة بلادها ذلك المساء إستقبال رسمى وحفلة راقصة على شرفها
    Evet, Jenny Flex'in sözlerini duydun: Saat 6'da resepsiyon var. Open Subtitles حسناَ،لقد سمعت ماذا قالت الأنسة "جيني فليكس هناك إستقبال بالسادسة
    Saygın bir iş adamı ve şehrin önde gelenlerinden. Belediye başkanı, onu Kraliçeyi karşılama Komitesinin başına getirdi. Open Subtitles رجل أعمال محترم وزعيم مدنى كان سيترأس لجنة إستقبال الملكة
    İçişleri Bakanlığı karşılama, selamlaşma ve alışveriş olmayacak diyor. Open Subtitles و الإداره تؤكد على عدم وجود إستقبال مكثف أو جولات بالأسواق أو برامج لزيارة مسارح
    Karanlık bölgede oldukları sürece hayır. O kanyonlara sinyal ulaşmaz. Open Subtitles ليس بينما هم في الأقليم المظلم فليس هناك إستقبال في الوديان العميقة
    Daha fazla yabancı kabul etmemeliyiz. Herkes buraya doluştu. Open Subtitles لا نستطيع إستقبال اية غرباء معنا الكثير منهم يأتون
    Burada cep telefonları çekmiyor, o yüzden telsizle bağlantı kuracağız. Open Subtitles إستقبال الهاتف لا يعتمد عليه في تلك المنطقة لذا كل تحركاتكم سوف يتم متابعتها عن طريق اللاسلكي
    Büyük bir resepsiyon masası ya da onun gibi birşey yok, sadece saç kesimi yerleri tam şurada. Open Subtitles بدون مكتب إستقبال كبير أو أي شئ فقط مركز قص الشعر هنا
    Küçük bir sigorta şirketinde resepsiyon görevlisiyim. Open Subtitles أنا موظفة إستقبال بإحدي شركات التأمين الصغيرة
    Hala bir resepsiyon görevlimiz var, değil mi? Open Subtitles لست متأكّدة من أنّنا سنحتاج لهذا لا نزال بحاجة إلى موظّفي إستقبال هنا، أليس كذلك ؟
    Anneme sade bir tören olsun dedik o, Copley Plaza'da 400 kişinin katılacağı bir resepsiyon ayarlamış. Open Subtitles رايلي: متى ماوضعت أمَّي فكرة في رأسها فستنفذها حفلة بسيطة تعني إستقبال فخم
    karşılama odasında ailelere karşı nazik davranır bülbül gibi şakırdı. Open Subtitles كان يحسن إستقبال العائلات في قاعة الإستقبال ويجيد الغناء
    Bir karşılama töreni yapıp sonra eğitime geçmek istedik. Open Subtitles أظنُ بأننا سنبدا بحفل إستقبال بعدها ننتقل إلى التدريبات.
    Yıldız Geçidi karşılama takımı, hazır bekleyin! Open Subtitles فرق إستقبال بوابة النجوم ، إستعداد
    Bu telefonun sinyal alabileceğini mi sanıyorsun? Open Subtitles أتعتقد أن بإمكان هذا التليفون إستقبال أى إشارة؟
    sinyal alabilecek miyim bir bakalım. Open Subtitles سوف أرى إن كنت تستطيع الحصول على إستقبال
    sinyal yakalamaya çalışıyorum. Open Subtitles أحاول الحصول على إشارة إستقبال للهاتف الخليوي.
    2.000 Yahudi çocuğunu ülkelerine kabul etsinler diye Amerika ile 7 aydır pazarlık yapıyoruz. Open Subtitles لقد تفاوضنا مع الامريكان لسبعة شهور بعدها قبلوا إستقبال ألفي طفل يهودي
    Ben Jazz'ın kabul töreninin hazırlıklarını yapıyorum. Open Subtitles أنا في خضم الإستعدادت لتحضير الموسيقى لأجل .. إستقبال جاز
    Telefonu oradan pek çekmiyor. Open Subtitles و يَصعب إستقبال المكالمات في هاتفها الخلوي
    Bodrumda telefon çekmiyor, o yüzden yanında götürmene gerek yok. Open Subtitles أنا يُمْكِنُ أَنْ أعْمَلُ ذلك. إستمعْ، ليس هناك إستقبال خليةِ في السردابِ،
    Söylediklerini çıkaramadım. Telefon doğru dürüst çekmiyordu, sonra da onları kaybettim. Open Subtitles لم أتفهم الأمر إستقبال الهاتف كان ضعيف بالفعل
    Sonra İsveç Akademisi'ndeki resepsiyona ve daha sonra İsveç Kraliyet Akademisi'ndeki kokteyle katılacağız. Open Subtitles ثم سنذهب إلى حفل إستقبال في الأكاديمية السويدية وبعد ذلك كوكتيل في الأكاديمية السويدية الملكية
    Bende gündüz bir düğün resepsiyonu vermeliyim. Open Subtitles . لذا سأقوم بفعل حفل إستقبال للزفاف في ضوء النهار

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more