Ben söyleyeyim de, bilirsin, insanları mutlu etmek istiyorsan, mesela bana, balina şeklinde kesilmiş pasta almalısın. | Open Subtitles | أنا فقط أقول , تعرف إذا كنت تريد إسعاد الناس , بما فيهم أنا ستحضر كعك الحلوى على شكل حوت |
İnsanları mutlu etmek için çok vakit harcadığını... | Open Subtitles | قال أنك تقضي معظم الوقت في محاولة إسعاد الناس... |
İnsanları mutlu etmek beni de mutlu eder. Hoşça kal. | Open Subtitles | يسعدني دائماً إسعاد الناس إلى اللقاء |
Yine de "insanları mutlu etme" kokusu alıyorum. | Open Subtitles | ولكن يفوح منها جانب إسعاد الناس |
Yapamadım. Sadece insanları mutlu etmek istiyor. | Open Subtitles | لم أستطع، هو يريد إسعاد الناس |
Doğamda bu var. İnsanları mutlu etmeyi severim. | Open Subtitles | تلك طبيعتي، أحب إسعاد الناس |
İnsanları mutlu ettin. | Open Subtitles | أنت سبب إسعاد الناس |
- Sanırım insanları mutlu etmek istediler. | Open Subtitles | -أعتقد أنهم يريدون إسعاد الناس |
- Sanırım insanları mutlu etmek istediler. | Open Subtitles | -أعتقد أنهم يريدون إسعاد الناس |
Kısa bir an için bile olsa. Benim de tek istediğim bu, insanları mutlu etmek. | Open Subtitles | هذا جلّ مناي إسعاد الناس |