Üç tane balık yakaladım. Babam benimle gerçekten gurur duydu. | Open Subtitles | إصطدت ُ ثلاثة سمكات أَبّي كَانَ حقاً فخور |
Hayır be hallederim! Sanırım bir şey yakaladım! | Open Subtitles | كلا، أنا سأقوم بذلك أعتقد إنني إصطدت شيئاً |
Üç hafta önce bir tane yakaladım. | Open Subtitles | ,إصطدت قرشاً منذ 3 أسابيع |
Böylesine büyük bir alabalığı nerede yakaladın? | Open Subtitles | مرحباً.من اين إصطدت سمكة كبير مثل هذه؟ |
- Merhaba tatlım. - Merhaba. Bir şey yakaladın mı? | Open Subtitles | مرحباً عزيزتي, هل إصطدت شيئاً؟ |
Evet, soğuğa, suya, sıcağa filan alerjin olduğunu biliyorum, ama biliyorsun ben daha büyüğüm, daha akıllıyım ve ördeği ben vurdum, yani sen girmek zorundasın. | Open Subtitles | أعلم بأنّك عندك حسّاسيه إلى البرد، الماء والحراره لكن , أنا أكبر منك سناً وأنا إصطدت البطه فيجب أن تنزل أنت |
- Bir şeyler yakalayabildiniz mi? | Open Subtitles | - هل إصطدت شيئاً؟ - لا.. |
Birini yakaladım. | Open Subtitles | لقد إصطدت أحدهم. |
Bunların hepsini ben yakaladım. | Open Subtitles | لقد إصطدت بنفسى كل هذا |
yakaladım birini. | Open Subtitles | لقد إصطدت واحدة |
- "Birkaç balıktan" fazlasını yakaladım. | Open Subtitles | "لقد إصطدت أكثر من "مجموعة سمك |
- Balık yakaladım. - Balık mı? | Open Subtitles | يبدو أنني إصطدت سمكة |
Bir tane yakaladım. | Open Subtitles | لقد إصطدت قندساً |
- yakaladın! - Evet! | Open Subtitles | ـ لقد إصطدت واحده ـ نعـــم |
Hemen derinsu yakaladın. | Open Subtitles | و إصطدت "جاك" لطيف |
Bunu mu yakaladın? | Open Subtitles | -هل إصطدت هذا؟ |
Çiftliğin birinde bir tavuğu vurdum. Kafesin içindeydi. | Open Subtitles | إصطدت دجاجة في مزرعة بأحد تلك الأقفاص |
- Evet, bu sabah bir kaz vurdum. | Open Subtitles | أجل، لقد إصطدت بجعة هذا الصباح |
- Evet, bir kaz vurdum. | Open Subtitles | -أجل، لقد إصطدت بجعة |
Bir şeyler yakalayabildiniz mi? | Open Subtitles | هل إصطدت شيئا؟ |