Silahımı çektim ama kullanmaya zamanım olmadı, çünkü suya çarptık. | Open Subtitles | سحبت سلاحي، لكن لم تسنح لي الفرصة لإستعماله لأنّنا إصطدمنا بالماء. |
Diğer tarafta birbirimize çarptık sanırım. Affedersiniz. | Open Subtitles | أجل، أظن أننا إصطدمنا ببعضنا البعض |
Düşmeye başladık ve büyük bir rüzgar kesmesine çarptık. | Open Subtitles | .... لقد بدأنا بالتحرك،و إصطدمنا بكتل هوائية ضخمة |
Sonra birden bire birşeye çarptık. | Open Subtitles | ثم فجأة ، إصطدمنا به |
Hallin Wraithler ile gezegen dışında o kadar çok, o kadar çabuk karşılaştık ki tesadüften başka bir sebebi olmalı. | Open Subtitles | هالينج ، لقد إصطدمنا بالريث فى كواكب أخرى كثيرا جدا و بسرعة شديدة |
bir yere felan mı çarptık? | Open Subtitles | هل إصطدمنا بشيء؟ |
Bir kayaya çarptık. | Open Subtitles | لقد إصطدمنا بصخرة |
Neye çarptık öyle? | Open Subtitles | بماذا إصطدمنا ؟ |
Duvara çarptık. | Open Subtitles | و إصطدمنا بالجدار |
Yere çarptık, Profesör! | Open Subtitles | -لقد إصطدمنا بالأرض أتدرك ذلك |
Birkaç gün önce sokakta karşılaştık. | Open Subtitles | إصطدمنا ببعضنا البعض في الشارع منذ بضعة أيام |
Birbirimizle öylece karşılaştık. | Open Subtitles | لقد إصطدمنا ببعضنا |