"إعتقدَ" - Translation from Arabic to Turkish

    • düşündü
        
    • sanıyordu
        
    • düşünüyordu
        
    • sanmıştım
        
    • sandım
        
    • inanırdı
        
    • inanıyordu
        
    • düşünmüştüm
        
    • düşünmüştür
        
    • sanmış
        
    • inandı
        
    • düşünmüş
        
    Pekala, Kimber programı, şişme bebeklerle beraber ikili olarak satmayı düşündü. Open Subtitles حَسناً، كامبر إعتقدَ بأنّها تَبِيعُ البرنامجَ بالتتابع بالدميةِ.
    - Neden söz ettiğimizi sanıyordu ki? Open Subtitles الذي إعتقدَ نحن هَلْ كُنْتُ التَحَدُّث عن؟
    Çünkü bir cadının etkisi altında olduğunu düşünüyordu. Open Subtitles لأن إعتقدَ بأنّه كَانَ ممسوس مِن قِبل ساحرة نعم.
    - Onu tanıyan sadece benim sanmıştım. - İblisten başka ne olabilir ki? Open Subtitles إعتقدَ بأنّي كُنْتُ الوحيدَ الذي ذلك ماذا ما عدا ذلك سيَكُونُ ؟
    Apollo, diğerleri gibi ben de berabere kaldığınızı sandım. Open Subtitles الكثير مِنْ المراسلين، أبولو، بضمن ذلك أنا، إعتقدَ بأنّه كَانَ سحباً مستوياً.
    Sanatın iyileştirici gücü olduğuna inanırdı. Open Subtitles إعتقدَ الفَنَّ يُمكنُ أَنْ يَكُونَ علاجّيَ.
    Dünyanın, evrenin ortasında olduğuna inanıyordu ve herkes ona çok zeki olduğu için inandı. Open Subtitles إعتقدَ بأنّ الأرضَ كَانتْ مركز الكونِ، وكُلّ شخص إعتقدَه، لأنه كَانَ ذكيَ جداً.
    İlk hastalandığında numara yaptığını düşünmüştüm. Open Subtitles عندما أصبحتْ مريضةَ أولاً، انا إعتقدَ بأنّها كَانتْ تُزيّفُ.
    Yine içmeye başladığını düşünmüştür. Open Subtitles هو فقط إعتقدَ من المحتمل أنت كُنْتَ تَعُودُ إلى الخمرِ.
    Kıstırıldığını düşündü. Kaçacak yer kalmadığını mı düşündü? Open Subtitles لذا بَدا محصوراً، إعتقدَ هو يَضْربُ مخرجَه.
    Bazıları radyasyonun Güneş'ten geliyor olabileceğini düşündü. Open Subtitles إعتقدَ البعض بأن الإشعاع رُبما يأتي من الشمس
    Ve bunu yapan kişiler, Rikers'daki disko kraliçesini öldürdüklerini sanıyordu. Open Subtitles ومَنْ قَتلَه إعتقدَ هو كَانَ تلك ملكةِ الديسكو في Rikers.
    Bu ahmak zenci bunun bir şeyleri değiştireceğini sanıyordu. Open Subtitles هذا الغبي إعتقدَ حقّاً بأن هذا سيغيّر شيئاً
    Ölmek istemişti çünkü, asıl yerinin arkadaşlarının yanı olduğunu düşünüyordu. Open Subtitles إعتقدَ بأنّه كان يَجِبُ أنْ يَمُوتَ مَع أصدقائه المرة الأولى حول.
    Luis tefeci dükkânın içeri girip çıkmanın kolay olacağını düşünüyordu. Open Subtitles لويس إعتقدَ بأنّه عَرفَ طريقَه دخول دكان باون
    Seni farklı biri sanmıştım, gerçekten dost olduğumuzu düşünmüştüm! Open Subtitles انا إعتقدَ بأنّك كُنْتَ مختلف! انا إعتقدَ بأنّنا كُنّا أصدقاءَ حقيقيينَ!
    O zaman, bizi başaşağı çarmıha gerecekler sandım. Open Subtitles ياالهى, إعتقدَ أنّهم كَانوا سيصلبونا رأساً على عقب.
    Aristotle siz uyurken ruhunuzun gezindiğine inanırdı. Open Subtitles أرسطو إعتقدَ أثناء نوم روحك تتجول حرة
    Rüyaların gizli anlamları olduğuna inanıyordu. Open Subtitles - إعتقدَ الأحلامَ كَانَ عِنْدَها معاني سريةُ.
    Biraz takılırız diye düşünmüştüm, o kadar. Open Subtitles فقط إعتقدَ بأنّنا يُمْكِنُ أَنْ نُعلّقَ كل شئ
    Bu çok kötü, Tanrı anlaşılacağını düşünmüştür. Open Subtitles هو سيئُ جداً، الله فقط إعتقدَ بأنّه فُهِمَ! - أوه، راي؟
    Hutch sonunda kendine gelmiş ve sabah olduğunu sanmış. Open Subtitles إستعادَ هاتشُ وعياة في النهايةِ و إعتقدَ بأنّه الصباح التالي
    Stan doğal olarak bunun mantıklı bir açıklaması olduğunu düşünmüş. Open Subtitles طبيعياً،أنْ يَكُونَ ستان إعتقدَ انة كان هناك شرح عقلاني.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more