Hoş bir kızın yanındayken oyuncak reklamı izlerken heyecanlanan çocuklar gibi oluyorum. | Open Subtitles | عندما أكون حول فتاة جميلة ينتابني حماس مثل طفل يشاهدة إعلان تجاري للألعاب |
Bunun sabun reklamı olduğunu anlıyorsun, değil mi? | Open Subtitles | أجل تعلمين بأن هذا إعلان تجاري للصابون، أليس كذلك؟ |
Bir reklam filmi çekiyorduk. | Open Subtitles | كنا نصنع إعلان تجاري في مكتب رئيس البلدية |
Acele edin, Bay Rooney. Daha ilham vermeniz gereken reklam yıldızı bir kız var. | Open Subtitles | أسرع ياسيد روني، يجب أن تخلص فتاة من الوهم حول حلوى البودينق في إعلان تجاري |
Bir ticari şov ne kadar normal... olduğumuza dair, fakat. | Open Subtitles | إعلان تجاري ليكون وضعنا طبيعيا. نحن أيّ شيء عدا ان نكون. |
Çok akılda kalıcı bir reklamdı değil mi? | Open Subtitles | ذلك كَانَ a إعلان تجاري صَغير جذّاب، أليس كذلك؟ |
Adweek'in yayıncısı onun için tüm zamanların en iyi reklamıydı dedi. | Open Subtitles | فأن ناشر صحيفة "أدويك" أطلق عليها أفضل إعلان تجاري على الإطلاق. |
- Ulusal bir kanalda yayınlancak bir reklamda ergenlik çağına girmiş bir çocuğun annesini oynamamı istediler ... | Open Subtitles | ذهب وقام بتسجيلي لألعب دور والدة لمراهق في إعلان تجاري وطني |
Üçüncü derece yanık garantisi veren bir Doritos reklamı izledim. | Open Subtitles | رأيت إعلان تجاري لدوريتوس الذي يعد بمنحي حروق من الدرجة الثالثة |
Sanki dünyanın en uzun Ford Bronco reklamı gibi. | Open Subtitles | الأمر يبدو وكأنهُ أطول إعلان تجاري لسيارة فورد بورنكو. |
Menajerim Japon yosunu reklamı ayarlamış. | Open Subtitles | وكيل أعمال حصل لي على إعلان تجاري عن "الأعشاب البحرية اليابانية" |
Bu bir araba reklamı değil. | Open Subtitles | ولكن هذا ليس إعلان تجاري لسيارة |
- Bir V05 reklamı çekiyor. | Open Subtitles | إنة يصور إعلان تجاري لشامبو |
Başka bir gürültülü reklam yerine bir mesajı tercih ederim. | Open Subtitles | حسناً, أفضل أن أستقبل رسائل عن أن أرى مرةً أخرى إعلان تجاري سخيف |
En son ne zaman bir reklam filmi çektin? | Open Subtitles | متى كانت أخر مرة قمت بتصوير إعلان تجاري ؟ |
Bunun için çekici bir reklam yapamazsın. | Open Subtitles | لا يمكنك إعداد إعلان تجاري مثير لذلك الشيء |
Lanet bir reklam çekmek için altı ay Chicago'ya taşınmıyorum. | Open Subtitles | لم أنتقل لشيكاغو لستة أشهر من أجل تصوير إعلان تجاري لفاكهة لعينة |
Az önce aynı isme ait ticari bir uçuş bileti buldum. | Open Subtitles | وجدت تذكرة إعلان تجاري من الدرجة الأولى تحت نفس الأسم |
O reklamdı. | Open Subtitles | - ذلك كَانَ a إعلان تجاري! |
Adweek'in yayıncısı onun için tüm zamanların en iyi reklamıydı dedi. | Open Subtitles | فأن ناشر صحيفة "أدويك" أطلق عليها أفضل إعلان تجاري على الإطلاق. |