Elias'ın anlaşma yapmak istemeyeceğini bu adamlara bir şekilde iletmek zorundayız. | Open Subtitles | علينا أن نُعلم هؤلاء السّادة أنّ (إلاياس) ليسَ مهتمًّا بعقدِ اتّفاقٍ. |
Elias'ın para ödediği kişileri bulursak, onlar doğruca Elias'a ulaştırabilir bizleri. | Open Subtitles | إن تعقّبنا الرّجال الذين يُدفع لهم بواسطةِ (إلاياس)، لربّما يقودونا له. |
Elias'ın maaş çizelgesi, sanki Amerika'nın ceza sistemindekileri tarif ediyor. | Open Subtitles | جدول رواتبِ (إلاياس) لديه معلومات عن المستلمين كنظامِ العقوبات الأمريكيّ. |
Elias'ın içine kapıldığı oyun her neyse her geçen dün daha da büyüyor. | Open Subtitles | أيًّا تكن اللّعبة التي تورّط فيها (إلاياس)، فإنّها تزداد خطرًا يومًا بعد يومٍ. |
Buradan dışarı çıkıp, istediğin zaman kurşun yiyebilir ya da burada kalır, Elias sana ulaşmadan önce onu yakalamamıza yardım edersin. | Open Subtitles | بإمكانكَ الخروج من هُنا والتلقّي رصاصةً في أيّ حينٍ، وإمّا يمكنكَ المكوث ومساعدتنا في الوصول إلى (إلاياس) قبل أن يصل إليكَ. |
Hâlâ, Elias'ı yakalamak isteyen, Szymanski gibi iyi polisler de var ve bunu yapmanın en iyi yolu da Moretti'den geçiyor. | Open Subtitles | ما زال هُناك شرطيّون مثل (شيمانسكي)، والذين يريدون الإطاحة بـ(إلاياس)، و(مورِتي) هو أفضل طريقة لفعل هذا. |
Madem Elias o kadar büyük bir sorun, New York Polisinin kalanı nerede? | Open Subtitles | إن كان (إلاياس) هذا أمرًا عظيمًا، فأين بقيّة شرطة "نيو يورك"؟ |
John, Elias'la ne diye konuşuyordun ki? | Open Subtitles | -جون)، لِمَ عساك حتّى تتحدث مع (إلاياس)؟ |
- Moretti'yi, Elias'a teslim etmişsin, aferin. - Başka şansım yoktu. | Open Subtitles | -أحسنتَ عملًا بتسليمِ (مورِتي) لـ(إلاياس ). |
Onun organize suç gruplarının biriyle çalıştığını düşünüyoruz özellikle Elias adındaki adamla. | Open Subtitles | نعتقدُ أنّه كان يعمل مع أحد العصابات الإجراميّة، على وجه التّحديد رجل يُدعى (إلاياس). |
Rusya mafyasındaki bağlantılarımızdan biri, onun Elias'ı öldürmek için yollanan bir grubu harcadığını söyledi. | Open Subtitles | أحد رجالنا في المافيا الرّوسيّة أخبرنا أنّه أخذ فريقًا أرسله ليقتل (إلاياس). |
Elias'a ait olduğunu düşündüğün hesaplar vardı ya hani? | Open Subtitles | أتعلمين الحسابات التي اعتقدتِ أنّها تنتمي إلى (إلاياس)؟ |
Elias hepsini çekmiş, Carter. Hepsini hem de. | Open Subtitles | لقد استنزفها (إلاياس) جميعًا يا (كارتر). |
Ailelerin, Elias'tan intikam almak için ne plânladıklarını öğrenmek istiyorum. | Open Subtitles | أُريدُ أن أعلم ماذا ستفعل العائلة لتثأر من (إلاياس). |
Elias tüm parasını taşıdıysa, nereye gidiyor dersin? Henüz bilmiyorum. | Open Subtitles | -إن نقل (إلاياس) كلّ أمواله، فإلى أين ذهبتْ؟ |
- Ne zamandan beri HR, Elias için çalışıyor? | Open Subtitles | مذ متى والموارد البشريّة تعمل لحسابِ (إلاياس)؟ |
Elias'ın, onların hepsini aynı anda öldürmeyi plânladığını bilmiyor. | Open Subtitles | إنّها لا تعلم أنّ (إلاياس) يُخطّط لقتلهم دفعةً واحدةً. |
Biz Elias'ı halledene dek koruyucu gözaltına gidecek. | Open Subtitles | سيبقى في حجزٍ احتياطيّ حتّى نطيح بـ(إلاياس). |
Elias'ın seni tutup tutmadığını nereden bileyim ben şimdi? Bilemezsin. | Open Subtitles | -أنّى لي أن أعلم أنّكِ لستِ تابعةً لـ(إلاياس)؟ |
Elias, şehirde bulunan bir sürü peşinle çalışan merkeze son kırk sekiz saat içerisinde dört milyon dolar aktardı. | Open Subtitles | أيّتها المحقّقة . لقد حوّل (إلاياس) 4 ملايين في الـ48 ساعة الماضية إلى درزيناتٍ من النقود ووزّعها في أرجاءِ المدينة. |