"إلتقيتها" - Translation from Arabic to Turkish

    • tanıştığım
        
    • tanışmıştım
        
    • tanıştım
        
    • tanıştınız
        
    • tanıştın
        
    • tanışamadım
        
    Ya da Tanzanya'da tanıştığım, Miriam isimli kızı ele alalım. TED نأخذ الفتاة التي إلتقيتها عندما كنت في تنزانيا، فتاة تسمى مريم.
    tanıştığım onca kadından, 10 dakikalığına ya da 10 yıllığına aşık olmadığım kimse olmadı. Open Subtitles أتعلم , ليس هناك إمرأة إلتقيتها ولم أقع بحبها لـ 10 دقائق أو 10 سنين
    Pekâlâ, dinle internette tanıştığım seksi hatunu hatırladın mı? Open Subtitles حسناً , تفقد هذا هلى تتذكر العذراء المثيرة التى إلتقيتها على الإنترنت ؟
    Onunla bir USO dans gecesinde tanışmıştım. Open Subtitles إلتقيتها في حفلة راقصة لمنظمة الخدمات المتحدة للترفيه عن الجنود.
    Ve bu konu hakkında son bir kaç kelime-- bütün bu konferans merkezini yöneten genç hanımla bugün tanıştım. TED ومجرد كلمة أخيرة عن ذلك -- الشبابة التي تقوم بتشغيل كامل لمركز هذا المؤتمر، إلتقيتها اليوم.
    Sakin ol kovboy. Daha yeni tanıştınız. Open Subtitles برويّة ، يا راعي البقر فلقد إلتقيتها للتو
    Onunla bir striptiz kulübünde tanıştın. Open Subtitles إلتقيتها في نادٍ للتعرّي.
    Ondan bahsettiğini duymuştum ama onunla hiç tanışamadım. Open Subtitles سمعتك تذكريها... لكن لم يسبق لي أن إلتقيتها...
    - Çünkü hayatımda tanıştığım en muhteşem insansın. Open Subtitles لأنك الشخص الأكتر إذهالا إلتقيتها على الإطلاق.
    Bir süredir internette tanıştığım bir kızla mesajlaşıyorum. Open Subtitles لكني كنت أكون علاقة عبر الرسال مع فتاة إلتقيتها عبر الإنترنت.
    Pekala, sana geçen hafta tanıştığım kızdan bahsetmiştim ya? Open Subtitles حسنًا، أنتِ تعرفين الفتاة التي اخبرتكِ عنها؟ التي إلتقيتها الأسبوع الماضي.
    Kesinlikle bir yıl önce tanıştığım kadın değil. Open Subtitles بالتأكيد إنّها ليست المرأة التي إلتقيتها قبل عام.
    Birkaç hafta önce Cabin Bar'da tanıştığım Anna diye bir kız var. Open Subtitles هنالك هذة الفتاة إسمها آنا إلتقيتها في بار قبل بضعة أسابيع
    Sinir krizi geçirip onunla tanıştığım sanatoryuma yatırılan, eskiden Boston'daki bir barda garsonluk yapan bu kadına âşık oldum ve tarafından öyle zalimce reddedildim ki önceden kalp taşıdığım yerde bir göğüs yarası açtı! Open Subtitles إنها ساقية " بوسطن " التي إنهارت أعصابها وإنتهت في النقاهة حيث إلتقيتها وأغرمت بها ثم رفضت منها بلا رحمة
    Sadece onunla ilk tanıştığım zamanki halini geri istiyorum- dizlerinin üstünde, dosdoğru fıçı biraya emeklerken. Open Subtitles إخرسوا,أنا أريد فقط أن أستعيدها كما كانت أول ليلة إلتقيتها... على ركبتيها,تئزُ البيرة مُباشرة من البركيل.
    Sen şimdiye dek tanıştığım en tatlı, en şirin, en kör kız olduğunu. Open Subtitles أنك أحلى أجمل فتاة عمياء إلتقيتها
    Onunla bir keresinde Dick Clark şovunun dış çekiminde tanışmıştım. Open Subtitles لقد إلتقيتها مرة بعرض "ديك كلارك" للطرقات.
    Onunla Mercy West'te stajyerken tanışmıştım. Open Subtitles لقد إلتقيتها عندما كنت متدربة في "ميرسي ويست".
    Evet. Şey, bu sabah tanıştım. Open Subtitles صحيح ، فقد إلتقيتها هذا الصباح
    Onunla bu gece tanıştım. Open Subtitles لقد إلتقيتها الليلة
    Siz ikiniz nasıl tanıştınız? Open Subtitles كيف إلتقيتها ؟
    - Ama daha yeni tanıştın. Open Subtitles -لكنك للتو إلتقيتها
    Ondan bahsettiğini duydum ama onunla hiç tanışamadım. Open Subtitles "سمعتك تذكريها، لكن..." لم يسبق لي أن إلتقيتها

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more