"إلصاق" - Translation from Arabic to Turkish

• yıkmaya
• atmaya
• bantlamak
• yapıştırabilir

Sakın üzerime yıkmaya çalışmayın. Gerçek olmadığını biliyorum.
لا تحاولين إلصاق هذا الهراء بي لا يجب أن يكون ذلك حقيقيا

Şehrin en büyük iki suç baronunu yakalıyorum, neredeyse öldürülüyorum İç İşleri ve federaller suçu üzerime yıkmaya çalışıyor sen de bana çeneni kapalı tut diyorsun.
لقد قبضت على أكبر زعيمين للعصابات بالمدينة وكدت أتعرض للقتل والآن الشؤون الداخلية والمباحث تحاول إلصاق الأمر بي

Ve bir de her şeyi benim üzerime yıkmaya çalışıp beni kilit altında tutuyorsun!
وأنتي .. تحاولين إلصاق التهمة بي وتريدين حبسي

Bunu benim üstüme atmaya mı çalışıyorsun?
هل حقاً ستحاول إلصاق هذه الجريمة بي؟

- Sanmıyorum ama suçu üstümüze atmaya kalkabilirler.
-لا أظن هذا لكن من الممكن ان يحاولوا إلصاق التهمة بنا

Tek yapmam gereken kuponlarımı bantlamak. Ah be dostum!
-كلّ ما عليّ فعله هُو إلصاق تذاكري مع بعض

Poster yapıştırabilir miyim?
هل بإمكاني إلصاق الصور على الجدار ؟

Önüne gelen her cinayeti annene yıkmaya çalışıyorsun.
حسناً ، أنت لا تنفك تُحاول في إلصاق جرائم القتل بأمك

Tüm bu rehin alma işini sana yıkmaya çalışıyor.
إنه يحاول إلصاق تهمة احتجاز الرهائن بك.

Her şeyi benim üzerime yıkmaya çalışıp beni kilit altında tutuyorsun!
تحاولين إلصاق الأمر بي بالكامل ! والتسبب في سجني

Babam tüm suçlarını N. Bluth'un üzerine yıkmaya çalışıyor ve N. Bluth ben olabilirim.
أبي يحاول إلصاق كل جرائمة على (ن. بلوث), و قد يكون هذا أنا

Şey sen, suçu Jeremy'e yıkmaya çalışmaya başlayana dek anlamamıştım.
حسناً لم يخطر لي ذلك سوى بوقت لاحق (حين بدأتِ محاولة إلصاق التهمة بـ (جيرمي

- Dublörün onu öldürdü ve suçu bana atmaya çalışıyorlar.
-قتلها البدايل و يحاولون إلصاق التهمة بي

Ne zaman siyahi biri yükselişe geçse, beyaz bir kadınla çıkacak kadar para kazansa hemen çamur atmaya çalışıyorlar.
كلما رأى أولئك الناس رجلاً أسود يحقق النجاح في العالم، ويجني ما يكفي من المال للحصول على امرأة بيضاء، فإنهم يحاولون إلصاق تهمة به.

Hanson'ı öldürüp suçu üzerine atmaya çalıştın.
قتلتما (هانسون) وحاولتما إلصاق التهمة به.

Humphreys suçu Amber'in eski erkek arkadaşına atmaya çalışıyordu.
(هامبريز) كان يحاول إلصاق التهمة بعشيق (آمبر) السابق،(تومى روبى)

Suçu benim üzerime atmaya çalıştın, değil mi?
حاولت إلصاق كل هذا بي؟

Pencereleri bantlamak iyi fikir değil ki.
إلصاق النوافذ ليست بفكرة جيدة

Duvara poster yapıştırabilir miyim?
هل يمكنني إلصاق صورة على الحائط ؟