Beni nehre kadar takip edip, suya da atlarlardı herhalde. | Open Subtitles | سوف يتبعونني جميعهم إلى النهر ويقفزون فيه؟ |
Eğer kestirmeden gidersek diğerlerini nehre kadar geçebiliriz. | Open Subtitles | إذا قطعنا الطريق من خلال الحقل فسنسبق الآخرين بالوصول إلى النهر |
Böylece onu nehir kenarına götürüp, bir kanoya bindirmişler ve nehre doğru itmişler. | Open Subtitles | فأخذوه إلى النهر ووضعوه فى كانو و قاموا بدفعه بعيداً عن الشاطئ |
Bize o zaman nehir'e kadar rehberlik edeceksin. | Open Subtitles | وبعدها عليك أن ترشدنا إلى النهر |
Hey, Lawson bir şişe şarap kapıp eskiden yaptığımız gibi, nehre inmeye ne dersin? | Open Subtitles | . . ماذا لو أخذنا قنينة النبيذ و ذهبنا إلى النهر مثلما كنا نفعل؟ |
Onunla Nehire kadar gitmeyi başaramayız. | Open Subtitles | لن نستطيع الوصول إلى "النهر" وهو ليس معنا |
Kitlenizi aldığınızda onları Küçük Nehir boyunca kuzeye sürükleyin. | Open Subtitles | عندما تصلا مقصدكما قوما بجرفهم شمالاً إلى النهر الصغير مهلاً، كاسيدي كان يدخر هذا العشب على النهر |
Mitch,nehrin aşağısına, eski mekanımıza gidelim. | Open Subtitles | "ميتش " ، دعنا نذهب إلى النهر حيث مأوانا القديم |
Kızılderililer saldırırsa ya da yangın çıkarsa nehre kadar gitmek zorunda kalmazsınız. | Open Subtitles | يمكن أن تُهاجم من قبل الهنود الآن أو تشعل النار، كي لا تضطر للذهاب إلى النهر. |
Şans eseri evdeki kanalizyon yada lağımdan çıkıp nehre kadar ulaştı. | Open Subtitles | فهو قد وجد طريقه إلى النهر بشكل عرضي من خلال المجاري بوابة السد |
O kuyuyu birkaç kez o kadınlar için açtık, nehre kadar yürümesinler diye. | Open Subtitles | لقد حفرنا البئر عدة مرات من أجل تلك النسوة لكيلا يضطررن للسير إلى النهر |
Bugün nehre doğru bir kaçış yolu bulmayı deneyeceğim. | Open Subtitles | سوف أحاول اليوم آخر مرة للهرب عبر الماء يجب أن أعثر على ممر إلى النهر |
Onunla kal ve Eubanks'a Wade'in nehre doğru yönelmiş olabileceğini ilet. | Open Subtitles | الإقامة معها، ويحصل على الكلمة إلى يبانكس الذي يخوض قد يكون توجّه إلى النهر. |
Yaratıklar peşimden gelmeye başladığı an, nehre doğru koşun. | Open Subtitles | حالما يسعى المصابون ورائي إجروا إلى النهر |
Neden sizi buraya Kızıl nehir'e gönderdiğimi merak ettin mi hiç? | Open Subtitles | - هل تساءلت لماذا أرسلت لك هنا إلى النهر الأحمر؟ |
Hey, Lawson bir şişe şarap kapıp eskiden yaptığımız gibi, nehre inmeye ne dersin? | Open Subtitles | ... ماذالو أخذناقنينةالنبيذ و ذهبنا إلى النهر مثلما كنا نفعل؟ كيف ترى ذلك؟ |
Nehire kadar yarışalım. | Open Subtitles | سأسابقك إلى النهر. |
Nehir boyunca 4 ya da 5 km yürüyorsun. | Open Subtitles | لتصل إلى النهر ستمشى لمسافة أربع كيلومترات ثم تتجه يمينا |
Neden beni nehrin aşağısına doğru takip etmiyorsun, ayrıca parayı da getir. | Open Subtitles | لم لا تتبعني إلى النهر وتحضر النقود ؟ |
Tamam mı? Onları ektiğimi sanmıştım nehirde karşıma çıktılar, dolayısıyla koyağa kadar resiften gidip geceyi atlatmaya çalıştım. | Open Subtitles | خلتني راوغتهم، لكنّهم لحقوا بي إلى النهر |
Pekala, eğer S-11 nehirden ilerleyecekse buradan geçmeli. | Open Subtitles | .. حسناً، بينما يحاول الوصول إلى النهر فيجب أن يمرّ من هنا |
Bu aptal kovboy nehre atlayıp adamın üzerindeki o şeyle boğuştu. | Open Subtitles | راعى البقر الابلة هذا يقفز إلى النهر يتصارع مع هذا الشئ لكى يخرج من الرجل, |