O parayı çarçur etme. Evine git ve onu annene ver. | Open Subtitles | الأفضل ألا تبدد هذه النقود عد إلى بيتك و أعطها لوالدتك |
Her saatte Evine noter müşterilerini alman konut kanunlarını ihlâl demek. | Open Subtitles | ذلك ينتهك قانون الإسكان، موكليكِ يأتون إلى بيتك في كلّ ساعة. |
Gördüğün gibi artık Evine gelemiyorum. | Open Subtitles | كما ترين، لم يعد بمقدوري المجيء إلى بيتك. |
Beni evinize davet etmeyi ve bunu karşılıklı konuşmayı umuyordum. | Open Subtitles | كنت آمل لو كان بوسعك دعوتي إلى بيتك لنجري محادثة |
Sarayımdaki şerefli varlığınız kendi evinize binlerce kez katlanarak dönsün. | Open Subtitles | ربما حضورك السعيد فى قصرى المتواضع يرجع إلى بيتك ألف طيه |
Karanlık çökene kadar kırlarda bekledim , ve sonra sizin eve döndüm. | Open Subtitles | بقيت هناك حتى الغسق وبعد ذلك عدتُ إلى بيتك |
Çerçevelenip cilalanındığın zaman seni Evine göndereceğim. | Open Subtitles | بمجرد أن تطلى بالملمع و توضع في إطار سوف ترسل إلى بيتك و حينئذ يمكنك أن تفعل ما تريد بنفسك |
- Evine 100 kere geldim. | Open Subtitles | رأيت زوجتك؟ لقد أتيت إلى بيتك مئات المرات |
Bademciklerine iyot uygulayın. Yarın Evine gidebilirsin. | Open Subtitles | نظف اللّوز باليود يمكنك العودة إلى بيتك غداً |
Öyleyse ahırdan bir at al ve Evine dön. | Open Subtitles | حسناً, خذ حصاناً من الإسطبل وعد إلى بيتك |
Geçen gece aramaya çalıştım. Evine uğradım. Neredeydin? | Open Subtitles | حاولت الإتصال بك ليلة أمس و ذهبت إلى بيتك أين كنت ؟ |
Ben senin Evine aşırı doz almış bir karı getirirsem iğneyi ben vururum. | Open Subtitles | عندما احضر عاهرة بجرعة زائدة إلى بيتك عندئذ انا سأعطيها الحقنة |
Bu harika bir hediye. - Hatta neden Evine gidip "Teşekkür ederiz" kartımızı beklemiyorsun? | Open Subtitles | لمَ لا تذهبين إلى بيتك وتنتظرين بطاقة الشكر؟ |
Medyum: "Evine git, oğlun bu akşam gelecek," demiş. | Open Subtitles | قال له الساحر: ارجع إلى بيتك وسوف يعودُ إليك إبنك الليلة. |
Evine dönebilmen için gereken irfanı nasip etsin. | Open Subtitles | بأنّه سَيَعطيك الحكمة الرحيمة لتعود إلى بيتك. |
Evine git, ve beni arayarak rahatsız etme, tamam mı? | Open Subtitles | عد إلى بيتك و لا تتصل بى لتضايقنى, حسنا ً ؟ |
Sakinleşin ve dediğimi yapın. Sizi evinize ulaştıracağım. | Open Subtitles | استرخٍ,افعل كما أقول لك وسأعيدك إلى بيتك,اتفقنا؟ |
evinize bir kurye göndereceğim. Ona çek vereceksiniz. | Open Subtitles | سيكون لدي ساعي يجيء إلى بيتك و ستعطيه شيكا |
İlkin evinize gelmediğini mi iddia ediyorsunuz? | Open Subtitles | حتى أنت تقول أن أنهم لم يأتوا إلى بيتك أولا؟ |
Mr Conrad,bu esrarlı kar maskeli adamın evinize nasıl girdiği hakkında bir fikriniz var mı? | Open Subtitles | هل لديك أي فكرة كيف استطاع ذلك الرجل المجهول ذو القناع الدخول إلى بيتك سيد كونراد؟ |
sizin eve mahkeme 15 gün önce bir uyarı gönderdi. | Open Subtitles | أرسلت المحكمة إنذار إلى بيتك قبل 15 يوما |