10 yıl kimliğimi sakladıktan sonra Güney Kore'ye gitme riskini alma | TED | ولهذا، وبعد عشر سنوات من إخفاء هويتي قررت المخاطرة بالذهاب إلى كوريا الجنوبية |
Ama İşçi Partisi'nin bir üyesini Güney Kore'ye satamayız. | Open Subtitles | ولكننا لا نستطيع تسليم عضو في حزب العمال إلى كوريا الجنوبية |
Sanırım zirve için yeniden Güney Kore'ye döneceğim. | Open Subtitles | أعتقد بأنني سأتجه إلى كوريا الجنوبية مرة أخرى بسبب عقد القمة |
Güney Kore'ye dönme konusuna gelince, sana biraz daha zaman veriyorum. | Open Subtitles | أما بالنسبة لمسألة العودة إلى كوريا الجنوبية دعينا نفكر في الأمر لوقت أطول |
Yoldaş Liderimiz yarın planlandığı gibi Güney Kore'ye gidecek. | Open Subtitles | سوف يأتي رئيس الحزب إلى كوريا الجنوبية غداً |
Sanno mütarekesinden sonra Başkan Chang vasıtasıyla Güney Kore'ye gitti. | Open Subtitles | بعد الهدنة مع عائلة سانو, ذهب إلى كوريا الجنوبية عن طريق الرئيس تشانغ |
Güney Kore'ye dönmeyi istemiyorum. | Open Subtitles | ...لا أريد الذهاب إلى كوريا الجنوبية مرة أخرى |
Güney Kore'ye Atıcı Byung-Hyun Kim ile | Open Subtitles | و قد أرسلوني إلى "كوريا الجنوبية" لتصوير برنامج "أين هم الآن" |
Ben de Güney Kore'ye gideceğim. | Open Subtitles | ...أنا أيضاً سأذهب إلى كوريا الجنوبية |
Sizinle Güney Kore'ye gideceğim. | Open Subtitles | سأرافقك إلى كوريا الجنوبية |
Chul Young ve Sun Hwa yeni bir komploya dair ipuçları buldular ve Güney Kore'ye geldiler. | Open Subtitles | تشول يونغ) و (سون هوا) يعثران على دليل لمؤامرة أخرى) و يتجهان إلى كوريا الجنوبية |
Sizinle Güney Kore'ye geleceğim. | Open Subtitles | سأذهب معك إلى كوريا الجنوبية |