Tabi her zaman bu kadar önlemi sadece bir sekreteri..... ofisine kadar izlemek için yapmış olma şansı da vardır. | Open Subtitles | هناك دائما فرصة أنك ستأخذ بكل الإحتياطات فقط بإتباعك سكرتيرة عائدة إلى مكتبها |
Onun hastası olduğunu biliyorum. Seni onun ofisine kadar izledim. | Open Subtitles | اعلم بإنك مريضها لحقت بك إلى مكتبها |
Sonunda, bilirsin, ayağa kalktım, onun ofisine gittim ve ona söyledim. | Open Subtitles | وفي النهاية، نهضت، ومشيت إلى مكتبها وأخبرتها. |
Ben de erken çıkıp şehirdeki ofisine gittim. | Open Subtitles | لذا نهضتُ في وقت مبكر وذهبتُ إلى مكتبها |
Bu yaz, Annette ona hitap şeklinden hoşlanmayınca herkes kendisine öyle denmesini hoş görmüyor yani beni ofisine götürdü ve sırf sana garezi yüzünden vasiyetnameyi gösterdi | Open Subtitles | هذا الصيف, عندما لم تحب أنيت) تلك اللهجة التي تحدثتي بها معها) "ليس الجميع يحب تلك اللهجة" قامت بإصطحابي إلى مكتبها و أرتني الوصية |
Nick'i ofisine götürdü. | Open Subtitles | ولقد جلبت (نيك) إلى مكتبها |
Sabah ofisine gittim ama orada yoktu. | Open Subtitles | ذهبت إلى مكتبها هذا الصباح ولم تكن هناك |
Hayır, bak kızın ofisine gittim. | Open Subtitles | -كلا لقد ذهبت إلى مكتبها |