Gerzek kız arkadaşın yüzünden Müdürün odasına yollandığıma inanamıyorum! O kız arkadaşım değil. | Open Subtitles | لا يمكنني التصديق أنّني أُرسلت إلى مكتب المدير بسبب حبيبتك الغبية |
Müdürün odasına yollandığım ilk ve tek sefer 4. sınıftayken oldu. | Open Subtitles | المرة الوحيدة التي أُرسلت فيها إلى مكتب المدير كانت في الصف الرابع, |
Komparatör odasından Müdürün odasına kadar gitti, kapıda durdu ve kravatını düzeltti, biraz saçını taradı ve "Bu konuda biraz umursamaz görünmek istiyordum" dedi. | Open Subtitles | سار فى الممر من غرفة المقارنة هابطاً الطريق إلى مكتب المدير وتوقّف وعدّل من ربطة عنقه ومشّط شعره قليلا |
Ve o gece beni müdür odasına sürükledi. | Open Subtitles | بجانب أنه سحبني إلى مكتب المدير في تلك الليلة |
O da beni müdürün yanına götürür, sen de arkamdan girer ve dosyayı indirsin. | Open Subtitles | ... ومن ثم تأخذني إلى مكتب المدير وأنت تدخل ورائي وتقوم بتحميل الملفات |
Onları arkadaki müdürün ofisine götür. Onları oraya sakla. Git hadi! | Open Subtitles | خذيهم إلى مكتب المدير وخبأيهم هناك هيا هيا هيا |
Hayatın boyunca baltalı katili mi oynamak istiyorsun? 10 dakikalığına müdürün ofisini istiyorum. | Open Subtitles | عزيزتي تعالي هنا، أحتاج إلى مكتب المدير خمس أو عشر دقائق هاكِ خمسين دولاراً، كم أنتِ آسفة الآن؟ |
Sabah müdür yardımcısına çıkacaksın. Şimdi ikiniz de içeri girin. | Open Subtitles | إلى مكتب المدير في الصباح، عودا إلى الصف |
Senin, küstahlığının ve guruldayan karnının Müdürün odasına gittiğini. | Open Subtitles | أنت وكلامك خلفي وأمعاء المغرغرة إلى مكتب المدير |
Adı anons edilenler Müdürün odasına gelsin lütfen. Jared Fitch... | Open Subtitles | على المذكورين الحضور إلى مكتب المدير رجاءاً ؟ |
Söylemedi ama lisede Müdürün odasına gitmek zorunda kaldığım anları hatırladım. | Open Subtitles | لم يقل،و لكن هذا يجعلني أستحضر الماضي أيام المدرسة الثانوية و الخوف من الذهاب إلى مكتب المدير. |
Satanik İncil bulundurduğu için geçen gün Müdürün odasına gönderildi. | Open Subtitles | هي أُرسلت إلى مكتب المدير منذُ أيام بسبب حيارة إنجيل الشيطان |
Müdürün odasına gidip zarar görmüş dilim hakkında tutanak yazıcam. | Open Subtitles | يجب أنا أذهب إلى مكتب المدير لكتابة تقرير عن لساني المتضرر |
Doğru. o olduğundan neden anne denilen olsun Müdürün odasına, | Open Subtitles | صحيح , بسبب ذلك حصل الوالدين على اتصال إلى مكتب المدير |
Bu komik değil. Müdürün odasına gitmek ister misin? | Open Subtitles | هذا ليس مضحكاً هل تريد أن تذهب إلى مكتب المدير ؟ |
Daha şimdiden herkesi Müdürün odasına mı yolladın? | Open Subtitles | هل أرسلت الجميع إلى مكتب المدير بهذه السرعة؟ |
Sam Oliver, Andi Prendergast, müdür odasına. | Open Subtitles | ،(سام أوليفر)، و (آندى برينديرجاست) يتوجهوا إلى مكتب المدير |
Madem öyle müdürün yanına gönder beni. | Open Subtitles | أرسلني إلى مكتب المدير إذن |
müdürün ofisine moralsiz çağırıldığımızı hissediyorum. | Open Subtitles | أشعر مثل إننا أُستدعينا إلى مكتب المدير. |
10 dakikalığına müdürün ofisini istiyorum. Al 50 papel. | Open Subtitles | عزيزتي تعالي هنا، أحتاج إلى مكتب المدير خمس أو عشر دقائق هاكِ خمسين دولاراً، كم أنتِ آسفة الآن؟ |
Sabah müdür yardımcısına çıkacaksın. | Open Subtitles | إلى مكتب المدير في الصباح |