"إليزابث" - Translation from Arabic to Turkish

    • Elizabeth
        
    Yanında da Kraliçe Elizabeth'in bizzat yazdığı bir mektup vardı. Open Subtitles يتضمن مذكرة شخصية كتبتها جلالة الملكة إليزابث.
    Ya da artık herkes Elizabeth mi diyor sana? Open Subtitles هل كل شخص يناديكي إليزابث الآن؟
    Merhaba, Elizabeth Brown mu? Open Subtitles مرحبا ، هل أنت إليزابث براون ؟
    Sizi temin ederim ki, Elizabeth ve sarayı da aynı şeyi düşünüyor. Open Subtitles اؤكد لك ، إليزابث وبلاطها يشعرون بنفس الشيء .
    Elizabeth Ashley... Open Subtitles إليزابث أشلى كارول برونت
    Elizabeth Proctor kıskanç, dedikoducu bir yalancı! Open Subtitles (إليزابث بروكتور) حقودة وكاذبة تنشر الإشاعات
    Karyn, Gillian, Elizabeth Patricia, Roberta, Susan, Marge'a hoş geldiniz deyin. Open Subtitles .. (كارين) ، (غيليان) ، (إليزابث) (بتريسيا) ، (روبرتا) ، (سوزان) ، هذه (مارج)
    Elizabeth, neden mahzen tamamen doldurulmadı? Open Subtitles إليزابث" , لما لم يتم ملء السرداب؟"_
    - Elizabeth bana inandı. İyileşeceğime inandı. Open Subtitles إليزابث ) امنت اننى سوف اتعافى فى حين ) لم يفعل احد اخر ذلك
    Geliyorum, Elizabeth. Open Subtitles أنا قادم إليزابث
    Elizabeth Lilburne sizin önünüzde diz çökemez çünkü kocası, onun zalimlerden yardım istemesini yasakladı. Open Subtitles إليزابث ليلبورم) لن تركع أمامك) لأن زوجها منعها من أن تطلب شيئاً من طاغية
    Hayır. St. Elizabeth'te. Open Subtitles . " لا ، إنه فى شارع " إليزابث
    Her zaman geldiğimiz yol burası, Elizabeth hala. Open Subtitles إنها الطريقة التي نأتي فيها أيتها العمة (إليزابث)
    Gerek yok Elizabeth hala. Ben kalırım. Rolüme çalışacağım. Open Subtitles لا تقلقي أيها العمة (إليزابث) سأبقى لكي أراجع دوري
    Gece boyunca uyumamışsın Elizabeth hala. Open Subtitles إذاً كنتِ مستيقظه طوال الليل أيتها العمة (إليزابث) ؟
    Uzun bir yolculuk oldu, Elizabeth hala. Gidip üzerimi değiştireyim. Open Subtitles كانت رحلة طويلة أيتها العمة (إليزابث) سأذهب لتغيير ملابسي
    Elizabeth hala da telefonda senin kilisedeki koro çalışmaları esnasında fena halde öksürerek dışarı çıktığını söyledi. Open Subtitles العمة (إليزابث) إتصلت تقول خرجتي من الكنيسة مسرعة وأنتِ تسعلين كما وإنكِ كنتِ ستموتين
    Kötü bir şey ama Elizabeth hala onu uyutmak istiyor, çünkü kapısına kilit vurup Londra'ya gitti. Open Subtitles إذاً عزيزتي, ربما يكون هذا مقرف قليلاً لكن العمة (إليزابث) تريد التخلص منه لأنها أغلقت منزلها وغادرت إلى "لندن"
    Elizabeth HAM 94'üne kadar yaşadı. "Secretariat" adını o bulmuştu. Open Subtitles (إليزابث هام) عاشت حتى سن الـ94 و هي من إبتكر إسم "سكرتاريت"
    Bilginiz olsun diye diyorum, misafir edeceğim kişi Dr. Elizabeth Plimpton. Open Subtitles لمعلوماتك، سأستضيف (الدكتورة (إليزابث بليمبتن

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more