"إل إس دي" - Translation from Arabic to Turkish

    • LSD
        
    Birkaç kişiye, neler olacağını görmek için LSD verdiler. Open Subtitles أعطوا إل إس دي إلى مجموعة الناس لرؤية ماذا يحدث.
    Ve sonra, uh, o bitince, genelde LSD kullanırım, ya da, uh, yada asit. Open Subtitles ثم حين ينفذ منّي أتجه غالباً إلى إل إس دي أو الحمض
    Ben 25 yıIdır LSD'nin bilinç üzerindeki etkilerini araştırıyorum. Open Subtitles كُنتُ أُحَقِقُ بالآثار الهائِلَة على العَقل للعقار إل إس دي 25 و على الوَعي.
    Belli başlı halüsinasyonların bazıları LSD ve psilosibin gibi maddelerle özdeşleştiriliyor. TED أحد أسوء أنواع الهلوسات، هي تلك المرتبطة بالأدوية مثل "سيلوسيبين" وعقار الهلوسة "إل إس دي".
    Bir teori, LSD ve psilosibinin algılayıcılara giden sinyali bozarak halüsinasyona yol açtığı yönünde. TED لذا هناك نظرية ترجح أن "إل إس دي" و"سيلوسيبين" يُسبِّبان الهلوسة من خلال تشويش الإشارة المرتبطة بعملية التكامل الحسي.
    Şizofreni sonucu oluşan halüsinasyonlar da LSD ve psilosibinin etkilerine benzer bir mekanizma ile ortaya çıkıyor. TED قد تملك الهلوسات المرتبطة بمرض انفصام الشخصية آلية مشابهة لتلك الهلوسات المرتبطة بأدوية "إل إس دي" و"السيلوسيبين".
    LSD yüzünden. Sanırım onu etkiledi. Open Subtitles انه إل إس دي أعتقد انه يؤثر عليه
    Ayrıca vücudunda iki değişik madde daha vardı LSD ve esrar. Open Subtitles ببَعْض المتطوّرِ مصادر biochem. بالرغم من أن كان هناك إثنان المواد الأخرى حاضر في نظامِه - إل إس دي وحشيش.
    LSD ve tetrodotoksin... "vudu büyüsü tozu" tuhaf bir karışım. Open Subtitles إل إس دي وTetrodotoxin - "مسحوق ودّونيةِ"
    Her ne kadar görmede bozulma,görsel halüsinasyonlara, işitmede kayıp işitsel olanlara yol açsa da LSD gibi maddeler bütün duyular arasında algısal bozukluğa yol açıyor. TED ولكن بينما تسبب الإعاقة البصرية الهلوسات البصرية فقط، ويسبب فقدان السمع هلوسات سمعية فقط، بالمقابل، تسبب مواد كعقار "إل إس دي" اضطرابًا بالإدراك الحسي لكل الحواس.
    LSD ve psilosibin tıpkı beynimizdeki serotonin gibi, özellikle bir çeşit serotonin alıcısına direkt bağlanarak çalışıyor. TED كل من "السيلوسيبين" و"إل إس دي" يعملان مثل "السيروتونين" في الدماغ، ويرتبطان مباشرة بنوع واحد من مستقبلات "السيروتونين" تحديداً.
    Antipsikotik ilaçlar, LSD ve psilosibinin bağlandığı alıcıları bloke ederek şizofreni belirtilerini azaltıyor. TED كما ان أدوية الأمراض النفسية تخفف أعراض الانفصام من خلال حجب نفس مستقبلات السيروتونين التي يرتبط بها "إل إس دي" و"السيلوسيبين"،
    Simyacıların felsefe taşı LSD idi. Open Subtitles ...الحجر الفلسفي للكيميائيون "كان المخدّر "إل إس دي
    Yaşadığın dengesizliği göz önüne alırsak sana büyük ihtimalle LSD, amfetamin ya da sinirlerini geren bir ilaç verilmiş. Open Subtitles إعتبار مستوى الإختلال العقلي واجهت، هو كان من المحتمل إل إس دي... ... amphetamines،أو بعضالنوع دوبامين غريب agonist.
    Şimdi LSD hakkında konuşalım. Çocuklar LSD kötüdür. Open Subtitles (فلنتحدث عن الـ(إل إس دي أيّها الأولاد، (إل إس دي) سيئ
    Asit üretmekle meşgüldüler. LSD pazarlamaktan bir servet yaptılar. Open Subtitles لقد كانا مشغولين بصناعة المخدرات (لقد جمعا ثروة في سوق (إل إس دي) (مادة مخدرة
    Bir zamanlar LSD kullanıp Woodstock'ta dans ederdim. Open Subtitles "من عاش يوماً على مخدّرات "إل إس دي ..."ورقص يوماً في "وودستوك
    CK-1, LSD, Ecstasy, Eroin. Open Subtitles سي كْي -1 إل إس دي
    Uyuşturucu ve LSD kullandılar... Open Subtitles دخّنوا المخدراً، طرحوا (إل إس دي)
    Bu sıvı LSD. Open Subtitles هذا... عقار "إل إس دي"

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more