"إمرأةً" - Translation from Arabic to Turkish

    • bir kadın
        
    • kadınla
        
    • kadına
        
    • kadını
        
    • kadının
        
    • Tekerlekli
        
    • metresi vardır
        
    Benim gibi hisleri kuvvetli bir kadın bilir. Open Subtitles حسناً, لا يمكنك أن تكون إمرأةً حسّاسة مثلي
    Bakın, canlandırma yapılan yere giderken bir kadın çığlığı duydum. Open Subtitles حسناً ، إسمعوا ، كنتُ في طريقي إلى الإستعراض وسمعتُ إمرأةً تصرخ
    Haftaya bu zamanlarda, bambaşka bir kadın olacaksınız. Open Subtitles بحلولِ هذا الوقت في الأسبوع القادم ستكونينَ إمرأةً مختلفة
    Bakalım, ben çıkmak istediğim akıllı bir kadınla hiç tanışmadım. Open Subtitles حسناً، أنا لم أقابل مُطلقاً إمرأةً ذكيّةً و رغبتُ في مُواعدتها
    Eşim 20 yılını başka bir kadına aşık olarak geçirdi ve o da bunu gözüme soktu. Open Subtitles زوجي قضى زواجنا ذا الـ20 سنة في عشق إمرأةً أخرى، وكانت تتفاخر بذلك أمامي
    Erkeğinin sözünü dinleyen kadını severim. Open Subtitles أحبّ إمرأةً تقوم بما يُمليه عليها الرّجل
    Görünen o ki,hayır, uh... holün karşısındaki insanlar bağırışını duymuşlar, bir kadının yaralandığını düşünüp resepsiyonu aramışlar. Open Subtitles لا، من الواضح أن الناس سمعوا صوت صراخ عبر الردهة الرئيسية فحسّوا بأن هناك إمرأةً في خطر
    - Öyle olursa, sanırım başka bir kadın bulmalıyız. Open Subtitles و إنْ كانت كذلك, فعلينا أنْ نجد لكَ إمرأةً أُخرى
    Öyle bir kadın alırsan fırsat buldu mu hep bakışları üzerine çeker. Open Subtitles إسمع, إن إصطحبتَ إمرأةً مثلها إلى الحانة فسيلاحِظُكَـ الجميعُ
    Niles. Marie, uğruna can verilecek bir vücuda sahip çekici bir kadın. Open Subtitles النيل، ماري a يُذهلُ إمرأةً مَع a جسم للمَوت من أجل،
    Sonra beni bekleyen güzel bir kadın gördüm. Open Subtitles رأيت إمرأةً جميلة هناك تنتظرني
    Aynı anda hem vahşi bir çocuk hem de olgun bir kadın olamam. Open Subtitles انا... لايُمكنُأَنْاكُونَطفلةطائشة و إمرأةً بالغة
    Emin değilim ama çalılıkların arasında bir kadın gördüğümü sandım ve... Open Subtitles حسنٌ, أنا لست واثقة لكنني أظنّ إنني رأيتُ إمرأةً في الأحراش و أظنني...
    Uzun zamandır bir kadınla yatmadım ama sanırım seninle yatabilirim. Open Subtitles لم أعاشر إمرأةً منذ وقت طويل، لكن أظن أني أستطيع معاشرتكِ
    Başka bir kadınla ilişkisi oldu. Şununki gibi silikonları olan bir kadınla. Open Subtitles أقام علاقة مع إمرأةً أخرى، والتي لديها نهود كبيرة مثلها.
    Babanın ailesi, onun siyahi bir kadınla evleneceğini öğrendiğinde mani olmaya çalıştı. Open Subtitles حالما علمِت عائلة والدك بأنّه قد تزوّج، إمرأةً سمراء اللّون، حاولوا أن يُوقفوا الأمر.
    Bir şey yaptıysam, zor durumda bir kadına yardım etmişimdir. Open Subtitles إن كنت فعلت شيئاً , فقد ساعدت إمرأةً محتاجة
    Yapma Jimmy, silahsız bir kadına ateş edecek değilsin değil mi? Open Subtitles لكن لا يَعمَلُ هو لحقيقيِ هذا الوقتِ، موافقة؟ أوه، يَجيءُ، جيمي، أنت لا إضربْ إمرأةً غير مسلّحةَ،
    Bir kadını da Iolaus'u sevdiğin gibi sevebilir miydin? Open Subtitles أيمكن أَن تحب إمرأةً كما أحببت يوليوس؟
    Görünen o ki,hayır, uh... holün karşısındaki insanlar bağırışını duymuşlar, bir kadının yaralandığını düşünüp resepsiyonu aramışlar. Open Subtitles لا، من الواضح أن الناس سمعوا صوت صراخ عبر الردهة الرئيسية فحسّوا بأن هناك إمرأةً في خطر
    Tekerlekli sandalyeli bir kadın gördünüz mü? Open Subtitles هل رأيت إمرأةً لكرسي ؟
    Belki bir metresi vardır. İşte bu ilginç olurdu. Open Subtitles ،ربما إلتقى إمرأةً ذلك شيء رائع

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more