| Karın olacak bir kadın. Dünyada hiçbir şey bunu değiştiremez. | Open Subtitles | إمرأه ستكون زوجتك و لا شئ فى العالم سيغير ذلك |
| Karın olacak bir kadın. Dünyada hiçbir şey bunu değiştiremez. | Open Subtitles | إمرأه ستكون زوجتك و لا شئ فى العالم سيغير ذلك |
| Merak ediyorum bir kadın gerçekten ihtiyaçlarımıza cevap verebilecek mi. | Open Subtitles | أنا أتسائل ،هل إمرأه أخري هي الحل الذي نحتاجه ؟ |
| Saygın bir psikiyatr olarak, bir kadına bu serseriyle evlenmesini... nasıl söyleyebilirim baba? | Open Subtitles | أبي كيف أستطيع أن أكون طبيبا محترما عندما أخبر إمرأه أن تتزوج بلطجياً؟ |
| Çekici bir kadınla yere düşmek çok hoş. | Open Subtitles | أنا سعيد لأنى سقطت بجوار إمرأه جذابة مثلك |
| On yıl evli kaldığım bir kadını öldürebilir miyim? | Open Subtitles | هل يعقل أن أقتل إمرأه تزوجتها لقرابة عشر سنوات ؟ |
| Bağımsız ve güçlü bir kadının da güzel olabileceğini kabul etmelisin artık. | Open Subtitles | إمرأه قوية، مستقلة لو كنت أنا لكنت حددت من خسائري وتابعت حياتي |
| Buradan ayrılmak istemeyen bir kadın görüyorum. Kendinden kaçmaktan bıkmış bir kadın. | Open Subtitles | أرى إمرأه لاتريد أن تغادر إمرأه سئمت من عدم معرفتها من تكون |
| kadın olduğum için mi yoksa siyah kadın olduğum için mi komik? | Open Subtitles | هل انت تضحك بسبب أنني إمراه .. أم أنني إمرأه سوداء ؟ |
| Yani şimdi kadın olmam, sana otomatik aşık olmamı mı gerektiriyor? | Open Subtitles | لذا،لمجرد أنني إمرأه فهذا يعني أنني سأقع في غرامك بشكل تلقائي؟ |
| Biliyor musun, burada 40 yaşında doktor olan bir kadın var. | Open Subtitles | أتعلم , هناك إمرأه هنا أصبحت طبيبه للتو و عمرها 40. |
| Ama aklı başında hiçbir kadın dükü sana tecih etmez. | Open Subtitles | لكن مؤكد انه لا توجد إمرأه بكامل إحساسها ستفضل الدوق عليك |
| Yaşlı bir kadın yüzünden taşı durduramayız. | Open Subtitles | لن نتوقف عن تحريك هذه الكتلة من أجل إمرأه عجوز |
| Prensin emri var. 100 kadın sepetleriyle gelsin. | Open Subtitles | لدى أوامر من الأمير بإحضار 100 إمرأه مع سلالهم |
| Yaşlı bir kadın yüzünden taşı durduramayız. | Open Subtitles | لن نتوقف عن تحريك هذه الكتلة من أجل إمرأه عجوز |
| Prensin emri var. 100 kadın sepetleriyle gelsin. | Open Subtitles | لدى أوامر من الأمير بإحضار 100 إمرأه مع سلالهم |
| Cinayetin bir bayan tarafından işlenmiş olması mümkün, ya da işbirliği içinde bir erkek ve bir kadın tarafından. | Open Subtitles | من المحتمل أن جريمة القتل قد تم تنفيذها بواسطة إمرأه أو بواسطة رجل و إمرأه إشتركا فيها سويا |
| Bir kez elini tutup, bir kez yemek yediğim bir kadına niye küfredeyim ki? | Open Subtitles | إنسي الأمر. لماذا أسُب وأشتم إمرأه أكلت معها مرة واحدة و أمسكت بيدها مرة واحدة؟ |
| Hayatımda ilk kez bir kadınla birlikte oluşumdu o. | Open Subtitles | إنها المره الأولى التى أكون فيها مع إمرأه |
| - Dün gece babamın ofisine gittim, ve O'nu bir kadını öperken gördüm. | Open Subtitles | ذهبت الى مكتب أبي ليلة أمس ورأيته يقبل إمرأه آخرى |
| Bir krallığın da bir kadının kalbinin de ancak tek hakimi olur. | Open Subtitles | ينبغى أن يكون هناك قائد واحد فقط فى المملكه أو فى قلب إمرأه |
| Sen kahrolası bir kadınsın. | Open Subtitles | إنكِ أعجب إمرأه. هل أنتِ لعبة اليويو الجنسي ؟ |
| Bir ev kölesi, orta yaşlı bir kadındı adını hatırlayamıyorum ve bir de dışarı kölesi. | Open Subtitles | عبيد في البيت .. إمرأه متوسطه العمر .. لا أتذكر إسمها |
| Oğlumun şu anda etrafında kadından başka bir şey yok. | Open Subtitles | ولدي ليس لديه أي شئ إلا إمرأه تحيط به طوال الوقت |
| Onu cezaevinde ziyaret eden kadınlar hakkında her şeyi bilmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد المعرفة عن كل إمرأه ذهبت لرؤيتـه في السجـن |
| Derek, ben mutlu evliliği olan bir kadınım farkındasın herhalde? | Open Subtitles | ديريك هل تعلم أننى أسعد إمرأه متزوجه ؟ ؟ |