"إنتباهي" - Translation from Arabic to Turkish

    • dikkatimi
        
    • dikkatim
        
    • dikkatime
        
    • dikkat
        
    • İlgimi
        
    • ilgilenmeye
        
    - Yaptığın ve sahip olduğun şeylerin görevime olan dikkatimi dağıtacağı bana öğretilmişti. Open Subtitles الأشياء التي لديك و التي تفعلينها لقد تعلمت أنها تصرف إنتباهي عن واجبي
    Yani, sorun Lily. dikkatimi dağıtıyordu. dikkat dağılması işimde sorun yaratabilir. Open Subtitles إنها تشتت إنتباهي والتشتت لا يمكن أن يكون جزءاً من عملي
    Ancak uçan maymunlar havada süzülerek buraya gelirse dikkatimi çekebilirsin. Open Subtitles حين تحلّق القرود الطائرة عبر هذا القسم فسأوليك إنتباهي التام.
    Ben bununla çok ilgilenmiştim, ama sonra dikkatimi başka bir olaya çevirdim. TED كان لدي الكثير من الإهتمام بها، لكن اِسْتَرْعَت بعد ذلك ظواهر أخرى إنتباهي.
    Tam söyleyecekken bana "berceste" deyince dikkatim dağıldı. Open Subtitles و لقد تشتت إنتباهي أوه ، تعتقد بأن ذلك مضحكاً ؟
    Boşandığımızdan beri, dikkatimi çekmenin tek yolunun sorun çıkarmak olduğunu sanıyor. Open Subtitles أعني منذ طلاقنا يظن أن الطريقة الوحيدة لجذب إنتباهي هي بإثارة الجلبة
    O parayı sadece bu nesnelerin dikkatimi çekmesini istediğim için verdim. Open Subtitles فقط لتَأْكيد أن ألفت إنتباهي إلى هذه المواد لماذا؟
    Babamı araştırıyor olman dikkatimi çekti. Open Subtitles لفت إنتباهي ذلك بأنك تقومين بالبحث في حياة أبي
    Tamam, şimdi dikkatimi çekmeyi başardın. Open Subtitles حسناً ، إذن لقد أسترعيتِ إنتباهي الآن أنت هل غاضب؟
    Evet, gözlerinde morluklar var. Yumruk sıyrıkları mevcut. Ama benim asıI dikkatimi çeken bunlardı. Open Subtitles الكدمات حول العينين, مفاصل أصابعه ملتويه لكن ما أسر إنتباهي كان هذا
    Buna dikkatimi çektiğiniz için teşekkür ederim. Open Subtitles أريد أن أشكركما لأنكما لفتما إنتباهي إلى هذا
    Sabrımı taşırmaya başlıyorsun solucan. Dua et de, tüm dikkatimi sana çevirmeyeyim. Open Subtitles لا تختبر صبري أيها الدودة وإلا حوّلت إنتباهي إليك
    Sonunda, bir barmenin arkasında bir ceset bıraktığı konusundaki söylentiler dikkatimi çekti. Open Subtitles أخيرا سمعت إشاعة عن نادلة تركت جثة وراءها بطريقة لفتت إنتباهي
    Kendi oğlumla dikkatimi dağıtıp, beni yumuşatmaya çalıştın. Open Subtitles تقوم بتلييني هكذا أن تستخدم إبني لتصرف إنتباهي
    Bu sadece şeker. Pekala, dikkatimi dağıtmanı istiyorum. Open Subtitles هذا مجرد سكر أريد منك أن تقوم بصرف إنتباهي
    Çünkü daha öncesinde dikkatimi çekmek için çaresizce tepinip duruyordun da. Open Subtitles لأنكِ تمشينَ في الأنحاء كشخصٍ فاقد الأمل يحاول لفتَ إنتباهي
    bu kadarda dikkatimi çekmene gerek yoktu.. Open Subtitles لا يتحتم عليك ان تصعد على الحافه لجذب إنتباهي
    Kaslı kollarınla dikkatimi dağıtabilirsin. Open Subtitles أعطيني وعاء كبير من العضلات لتصرف إنتباهي.
    Bu performanstan sonra tüm dikkatim seninle. Open Subtitles بعض هذا التمثيل، لقد حظيتِ بكامل إنتباهي
    Bütün bunlar daha geçen hafta dikkatime sunuldu. Open Subtitles كل هذا جذب إنتباهي فقط في الأسبوع الماضي.
    Yine de, çok güzel bir kadın ilgimi çekmeye çalışıyor ve ben bunu anlamıyorum. Open Subtitles يبقي الأمر أن إمرأة جميله تحاول لفت إنتباهي و انا لم الاحظ
    Ben de Tanrı'nın gerçek düşmanı olan Osmanlı İmparatorluğu ile ilgilenmeye devam edeceğim. Open Subtitles ثم سأعير إنتباهي لعدو الرب الحقيقي ألا وهو الإمبراطورية العثمانية

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more