"إنتظارك" - Translation from Arabic to Turkish

    • bekliyor
        
    • bekliyorum
        
    • bekliyordum
        
    • bekliyorduk
        
    • bekleyen
        
    • beklemekten
        
    • bekliyorlar
        
    • bekliyoruz
        
    • beklerken
        
    • bekleyeceğim
        
    • beklemek
        
    • bekleme
        
    • bekleyemem
        
    • bekleyerek
        
    • beklememi
        
    Dünya sizi bekliyor. Harika birisiniz. Sağolun. Open Subtitles إن العالم بأجمعه فى إنتظارك أنت فى قمة الجمال
    Emin olun bekliyor olacağız. Hoşça kalın! Open Subtitles حسنا, بروفيسور نحن سنكون في إنتظارك اديوس
    Lodi'nin yanında, 46 çıkışında. bekliyor olacağım. Open Subtitles إنه بالقرب من لوداي، علي طريق 46 سأكون في إنتظارك
    Kanıtları hemen buraya getirmelerini söyle, demeni bekliyorum. Open Subtitles كنت في إنتظارك لتخبرني لأخبرهم ليحضروا الأدلة
    Seni bekliyordum. Bir taraftan da kızların nasıl işediğini anlamaya çalışıyordum. Open Subtitles كنت في إنتظارك وأحاول معرفة كيف الفتيات يتبولون
    Evet, babamla seni bekliyorduk. Open Subtitles بلى ، كانت معنا بينما أنا و أبي كنا في إنتظارك
    Geri döndüğünde seni bekleyen bir FBI rozeti bulacaksın. Open Subtitles وعندما ترجع ستكون شارة مكتب التحقيقات الفيدرالي فى إنتظارك
    Beyefendi sizi beklemekten sıkılıp önce gitti. Open Subtitles فقد تعب سيدي من إنتظارك.. وغادر قبل قليل..
    En iyi kadromuz toplandı ve bekliyor. Open Subtitles إنه مستعد تماماً، كبار خبرائنا تم إستدعائهم وهم في إنتظارك
    Güzel. Şimdi ihtiyarın yanına git, güzelim. Seni bekliyor. Open Subtitles هذا عظيم.أذهب وأحضر رجلنا العجوز فهو فى إنتظارك الآن
    Öğrenciler sizi bekliyor, şu taraftalar. Open Subtitles إن الطلبة في إنتظارك إذا أتيت من هذا الطريق
    ...Öğrenciler sizi bekliyor, şu taraftalar. Open Subtitles لقد كننا في إنتظارك . تعال من هذا الطريق
    Tamam. Bir helikopter bekliyor. Seni Nellis'e götürecekler. Open Subtitles حسناً هناك هليكوبتر في إنتظارك سيأخذونك الى نيليس
    O zaman arkadan çıkalım çünkü dışarıda bir sürü gazeteci bekliyor. Open Subtitles نحن يجب أن نخرج الظهر. هناك مجموعة المراسلين إنتظارك.
    Sizi ve dosyanızı bekliyorum binbaşı. Open Subtitles سأكون في إنتظارك أنت وملفك، أيّها القائد.
    Yükünü hafifletmeni bekliyorum. Open Subtitles سأكون في إنتظارك في الناقل يا فتى
    Evrakları buraya getirmeni bekliyordum ki ben de 9 hanelik bir ruhsat anlaşmasını bitireyim. Open Subtitles انا كنت فى إنتظارك لمراجعة الأوراق لكى ابرم الصفقة
    Seewald, biz de sizi bekliyorduk. Kaptan, böyle buyurun. Open Subtitles سيوالـد" كنا فى إنتظارك" أيها القائد من هنا
    Ve geri geldiğinde de... seni bekleyen bir FBI rozeti olacağını. Open Subtitles وعندما ترجع ستكون شارة مكتب التحقيقات الفيدرالي فى إنتظارك
    Fakat benimle dans etmek için şimdi zamanın yoksa zamanın olana kadar beklemekten mutluluk duyarım. Open Subtitles ... لكن إذا كنت مشغولاً عن الرقص معي الآن يسعدني إنتظارك حتى تفرغ
    Sadece senin çuvallamanı ve onları küçük saklanma yerine geri götürmeni bekliyorlar. Open Subtitles إنّهم فقط في إنتظارك لتخفق وتقودهم لمخبأك الصغير.
    O zaman bavulunu topla gidiyoruz. Sid'le ben seni arabada bekliyoruz. Open Subtitles احزم حقائبنا وهيا نذهب سيد وأنا في إنتظارك بالسيارة
    Evde seni beklerken beni aradı. Open Subtitles إتصل بي عندما كانت في البيت وهي في إنتظارك
    Seni Sakura köprüsünde bekleyeceğim. Open Subtitles سأكون في إنتظارك عند جسر ساكورا
    Seni beklemek, Tim, her zaman bir zevk. Open Subtitles بالنسبه لك يا تيم فإن إنتظارك دائما مبعث سرور ومتعه
    - Şimdi bekleme salonunuzun yarısı bile boş olmuyor. Open Subtitles الآن غرفة إنتظارك الجديدة ليست بأقل من النصف كامل.
    "Sizi bekleyemem. Open Subtitles لا أستطيع إنتظارك
    Orada seni bekleyerek daha fazla oturamam. Open Subtitles لا يمكننى الجلوس هناك فى إنتظارك حتى الآن
    Barbara, bir şeye çok kızmış. Onu dışarıda beklememi söyledi. Open Subtitles أكل بعض من البابر كنت في إنتظارك بالخارج

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more