Ben, bizim neyi başarmaya çalıştığımızı anlamış değilim ama. | Open Subtitles | نحن؟ أنا لا أعرف حتى ما الذي كنت تحاول إنجازه |
Yapmak istediğim, yani, başarmak istediğim iyi bir aktris olmak. | Open Subtitles | ما اريد فعله، هو ما أريد إنجازه أريد أن أكون ممثلة جيدة |
Bu akşam üstü beni idare et, Yapılacak bazı işlerim var. | Open Subtitles | عوّضمكانيبعدظهر اليوم، عندي عمل عليّ إنجازه |
Gaius, ne yapmaya çalıştığını anlayamıyorum. | Open Subtitles | لا أتفهم ما الذى تحاول إنجازه مع هذا الشخص .. إنه مُعقد نفسياً |
Yapacak bir sürü önemli iş dururken o koltuk uzun süre boş kalamaz. | Open Subtitles | بسبب العمل الكثير المتوجب إنجازه فإنه لا يمكن أن يبقى شاغرا لفترة طويلة |
Burada gerçekten ne elde etmeyi umuyorsun? | Open Subtitles | ما الذي تحاولين بالفعل إنجازه هنا ؟ |
Kapatmam gerek. Yapmam gereken çok iş var. | Open Subtitles | عليّ الذهاب، هناك الكثير من العمل يجب إنجازه |
Tüm bunları gördükten sonra daha yapılması gereken çok şey olduğunu anladım. | Open Subtitles | ورؤيتي لكل هذا برهن لي أن هنالك الكثير ما زال علي إنجازه. |
Kral çıplak diyerek neyi başarmayı umuyorsunuz Ajan Mulder? | Open Subtitles | إذا ما الذي تأمل إنجازه, أيّها العميل مولدر, كفاسد؟ |
Bunu anlayabiliyor musun, ...eğer zeki biriysen, burada çok şey başarabilirsin. | Open Subtitles | ولكن هل لديك أي فكرة بما يمكن إنجازه هنا .إذا كنت رجلاً ذو عقل |
Ancak o zaman ne kadar çok şey başarabileceğini görürsün. | Open Subtitles | حينها ستدركين ما مقدار مايمكن أن يتم إنجازه. |
Omar, Rumi'den alıntı yapardı sizinle birlikte başarmaya çalıştığı şeyi anlatırken. | Open Subtitles | عندما كان يتحدث عما كان هو وأنتِ تحاولان إنجازه |
Ama başarmaya çalıştığımız şeyin yanına bile yaklaşamaz. | Open Subtitles | لكن أهميتها لا تقترب من اهمية ما نحاول إنجازه |
Affedersin, başarmak için çok yalan söylediğin her şeyi kaybettin. | Open Subtitles | لقد فقدت كل شيء اضطررت الكذب من اجل إنجازه |
Vay, vay, vay. Her zaman Yapılacak iş vardır. | Open Subtitles | يا إلهي , يا إلهي , دائماً ما يكون هناك عملاً علي إنجازه |
Yanakları uyduruk şekilde dikerek ne yapmaya çalışıyor? | Open Subtitles | ما يحاول إنجازه بخياطة الخدين بشكل غير صحيح؟ |
Bir kız aklını dağıtmasın. Senin Yapacak işin var. | Open Subtitles | لا تجعل فتاة تشتت إنتباهك عليك عمل يجب إنجازه |
Bugün ne elde etmeyi umuyordun? | Open Subtitles | ما الذي كنت تأمل إنجازه اليوم؟ |
Ben de, seninle aynı şeyi istiyorum, ama sen güvende olmazsan Yapmam gereken şeyi yapamam. | Open Subtitles | أريد نفس ما تريديه، ولكنّي لن أتمّكن من إنجازه وأنتِ غير آمنة. |
Bak, belki son zamanlarda sabırlı değildim, ama ben sadece ne yapılması gerekiyorsa onu yapıyorum. | Open Subtitles | فى الواقع ، قد لا أكون صبورا بشكل كاف مؤخرا لكنى أقوم بكل ما يطلب منى إنجازه |
Babamla seni bu şekilde yetiştirdik. Avcı olarak ne başarmayı bekliyorsun? | Open Subtitles | فهكذا ربيناك أنا وأبي، فماذا عساكَ تودّ إنجازه بالغدو صيّاداً؟ |
Eğer gerçekten inanırsan, her şeyi başarabilirsin. | Open Subtitles | إذا وضعت فى رأسك أى شىء فستستطيع إنجازه. |
Sen yanımda değildin! Neler başarabileceğini kim bilir. | Open Subtitles | ـ لم تكوني هناك ـ من يعلم ما كان يمكنك إنجازه |
Bitirmem gereken bir iş var. | Open Subtitles | لديّ أمر عليّ إنجازه |
Daha sonra da tropiye katıldınız. Bu onun en büyük başarısının yanından bile geçemez. | Open Subtitles | حسناً، هذا بعيد عن إنجازه الوحيد لديه دكتوراه في الفلسفه |
O zaman uzun süre önce başardığımız bir şeye bizzat tanık olacaksın. | Open Subtitles | ثم سنرى شخصيا لتشطيب ما كان ينبغي إنجازه ago- - طويلة |
Birlikte neler başarabileceğimizi düşün. | Open Subtitles | فكر بما يمكننا إنجازه سويا بالضبط |