"إنسجام" - Translation from Arabic to Turkish

    • uyum
        
    • ahenk
        
    • Harmony
        
    • ahenkle
        
    • Gayet iyi gidiyoruz
        
    Yeni çift hayatını uyum içinde yaşayacak. Open Subtitles الزوجان الجديدان سيعيشان في إنسجام مع الجميع
    İçenlerin ve içmeyenlerin birlikte mükemmel bir uyum ile yaşadıkları bir dünya. Open Subtitles في عالم حيث المدخنون وغير المدخنين يعيشون سوية في إنسجام مثالي.
    Uzun zaman önce bu dört ulus uyum içinde yaşıyordu. Open Subtitles منذ زمن بعيد, عاشت الأربعة أمم في إنسجام
    Bana yaptığı yolculukları anlattı ve zihnini genişletmenin yollarını nasıI keşfettiğini ve galiba buranın batısında olan ahenk içinde yaşamayı öğrenişini, çünkü California'ya kadar gelebilmişti. Open Subtitles أخبرتني عن كل الرحلات التي قامت بها و كيف إكتشفت طرق توسع بها مدارك عقلها وتعلم كيف تعيش في إنسجام
    Harmony Müşterek Sigorta. Open Subtitles تأمين إنسجام التعاوني؟
    Biliyor musun, sorunsuz ve gerçek bir ahenkle sorunsuz çalışmamız... neredeyse Kanada gibi. Open Subtitles تعلمين في تلك اللحظة الفائته حيث كنا نعمل سوياً بسهولة تامة في إنسجام حقيقي و تعاون
    Asırlar önce, bu dört ulus uyum içinde yaşıyordu. Open Subtitles منذ زمن بعيد, عاشت الأربعة أمم في إنسجام
    Hava Uzun zaman önce bu dört ulus uyum içinde yaşıyordu. Open Subtitles منذ زمن بعيد, عاشت الأربعة أمم في إنسجام
    Uzun zaman önce, ....bu dört ulus uyum içinde yaşıyordu. Open Subtitles منذ زمن بعيد, عاشت الأربعة أمم في إنسجام
    Uzun zaman önce, Dört ulus birlikte uyum içinde yaşıyordu. Open Subtitles منذ زمن بعيد, عاشت الأربعة أمم في إنسجام
    Uzun zaman önce, Dört ulus birlikte uyum içinde yaşıyordu. Open Subtitles منذ زمن بعيد, عاشت الأربعة أمم في إنسجام
    Uzun zaman önce, Dört ulus birlikte uyum içinde yaşıyordu. Open Subtitles منذ زمن بعيد, عاشت الأربعة أمم في إنسجام
    Asırlar önce, bu dört ulus uyum içinde yaşıyordu. Open Subtitles منذ زمن بعيد, عاشت الأربعة أمم في إنسجام
    Küçük gezegenler ağırlıktaydı, Kopernik'in fark etmekten memnun olduğu bir uyum vardı ve Kepler de bunun en büyük savunucularındandı. TED الكواكب الصغيرة مهيمنة ، وهناك إنسجام ما في ذلك وهو الشيئ الذي جعل كوبرنيكوس سعيداً لذِكره ، وكان كيبلر واحداً من أكبر أنصاره
    Uzun zaman önce .bu dört ulus uyum içinde yaşıyordu. Open Subtitles منذ زمن بعيد عاشت الأربعة أمم في إنسجام
    Uzun zaman önce .bu dört ulus uyum içinde yaşıyordu. Open Subtitles منذ زمن بعيد عاشت الأربعة أمم في إنسجام
    Evrende bir ahenk, bir denge vardır. Open Subtitles هناك إنسجام يوجد توازنٌ في الكون
    Evrende bir ahenk, bir denge vardır. Open Subtitles هناك إنسجام يوجد توازنٌ في الكون
    İçindeki lezzetler mükemmel bir ahenkle erimiş. Open Subtitles تذوب النكهات فى إنسجام مثالى
    Gayet iyi gidiyoruz. Gayet iyi gidiyoruz. Open Subtitles نحن بخير آخر إنسجام

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more