Söylemek istediği, Neil'la ayrılmanın sorun olmadığı. | Open Subtitles | ما تحاول قوله ، أنه لا يوجد مشكلة في إنفصالك عن (نيل)ِ |
Donna'dan ayrılmanın ciddi yankıları olacak olsa da Carrie mutlu olmayı hak ediyor. | Open Subtitles | بقدر ما يمكن أن يتسبب إنفصالك عن (دونا) بتبعات خطيرة (كاري) تستحق أن تكون سعيدة |
- AnnaBeth, ayrılığını unutmak için kendini Belle'leri düzeltmeye adamaktan daha iyi bir yol olabilir mi? | Open Subtitles | لا أنابيث أية طريقة أفضل لكي تتخطي إنفصالك |
- Donald ile olan ayrılığını konuşmak ister misin? | Open Subtitles | -ألا تريدين التحدث عن إنفصالك عن (دونالد)؟ |
Ama son zamanlarda boşanmanız yüzünden moralin o kadar bozuktu ki seni tuhaf bir duruma sokmak istemedim. | Open Subtitles | لكنك فقط خرجت من صدمة إنفصالك مؤخراً، أنني فقط... كما تعلم، لم أكن أريد أن أضعك في موقف محرج. |
Ama son zamanlarda boşanmanız yüzünden moralin o kadar bozuktu ki seni tuhaf bir duruma sokmak istemedim. | Open Subtitles | لكنك فقط خرجت من صدمة إنفصالك مؤخراً، أنني فقط... كما تعلم، لم أكن أريد أن أضعك في موقف محرج. |
Endişelenme, hayatım, Susan çoktan senin küçük ayrılığından bahsetti. | Open Subtitles | لا عليك عزيزتي ، لقد ثرثرت حول إنفصالك |
Kız arkadaşınla olan ayrılığından bahset bakalım. | Open Subtitles | أخبرينا عن إنفصالك الأخير مع خليلتك. |
Bu arada eğer Judson ile ayrılmanıza sebep olduysam üzgünüm. | Open Subtitles | بالمناسبة أنا آسف إذا كنت سبب إنفصالك عن جادسون |
Ondan ayrıldığından beridir bütün yaz boyunca seninle konuşmadı. | Open Subtitles | لم تتحدث معك طوال الصيف منذ إنفصالك عنها |
Annemle ayrılmanıza o sebep oldu. | Open Subtitles | إنّها السبب في إنفصالك عن أمّي. |
Joe ile ayrıldığından beri hiç seviştin mi? | Open Subtitles | هل نمتِ مع شخص وحيد منذ إنفصالك عن (جو)؟ |