"إنقاذ حياة" - Translation from Arabic to Turkish

    • hayatını kurtarmak
        
    • hayatını kurtarmaya
        
    • hayatını kurtarabilirsin
        
    • hayat kurtarmak
        
    • hayatını kurtaracak
        
    • hayatını kurtardığın
        
    • hayatlarını kurtarmak
        
    • hayat kurtarmaya
        
    • hayatını kurtarmayı
        
    • hayatını kurtarmaktı
        
    • hayatını kurtarmakla
        
    • hayatını kurtarmaktan
        
    • hayatını kurtarma
        
    • hayatını kurtarmanı
        
    • hayatını kurtarmamız
        
    Başlangıçta görevinin büyük büyükannesine tecavüz edecek beyaz bir adamın hayatını kurtarmak olduğunu öğrenir. TED بشكلٍ مبكرٍ في القصة تكتشفُ الشخصية أن مهمتها هي إنقاذ حياة الرجل الأبيض الذي لاحقًا سيغتصب والدة جدتها.
    En önemlisi, çocukların hayatını kurtarmak. TED المهمة الأولى والأهم هي إنقاذ حياة الأطفال.
    Eğer bu adamın hayatını kurtarmaya çalışıyorlarsa, zamanları tükeniyor. Open Subtitles لو أنهم يحاولون إنقاذ حياة هذا الرجل فالوقت ينفد
    Ve biz konuşurken o ihtiyar, masum bir kadının hayatını kurtarmaya çalışıyor olabilir. Open Subtitles وهل تعلم ؟ الآن هذا الرجل ربما يحاول إنقاذ حياة إمرأة بريئة
    Bu delilik. Anladım. Kaplanın hayatını kurtarmak birden delilik oldu. Open Subtitles فهمت الأمر، إنه جنون لإرادة إنقاذ حياة نمر
    Bir masumun hayatını kurtarmak risk almaya değer. Open Subtitles إنقاذ حياة الأبرياء في هو يستحق المخاطرة.
    Ama şayet, birisinin hayatını kurtarmak için hilkat gibi davranmak ile dünyanın geri kalanı gibi normal davranıp, bir insanın incinmesine göz yummak arasında kalırsam, her zaman hilkat olmayı seçeceğim. Open Subtitles لكن إن كان الأمر يتعلق بكوني غريب أطوار لمحاولتي إنقاذ حياة شخصٍ ما أو محاولة التصرف بطبيعة مثل بقية الناس
    Toby, iş yapmamız gerek: İnsanların hayatını kurtarmak! Ne yaptığımızı anlıyor musun? Open Subtitles توبي، لدينا وظيفة تقوم بها، إنقاذ حياة الناس
    Eğer bir çocuğun hayatını kurtarmak suçlanmak demekse belki de ...sizin kurallarınız işe yaramıyordur veya kuralları yanlış insanlar koyuyor demektir. Open Subtitles إذا كان إنقاذ حياة طفلة يعتبر جريمة الأن إذاً ربما بروتوكولكم خاطئ
    Mükemmel bir yalan söylemiştim ama işe yaramamıştı bu sefer de birisinin hayatını kurtarmak için farklı bir şey denedim. Open Subtitles كذبت كذبة مثالية و لم ينفع ذلك لذا هذه المرة,في أمل إنقاذ حياة أحدهم حاولت أمرا مختلفا
    Bu adamın hayatını kurtarmaya çalıştım ve onun bir aptal, çocukça ve nankör olduğunu düşünüyorum. Open Subtitles و حاولت إنقاذ حياة هذا الرجل و أعتقد انه أحمق و صبياني و جاحد
    Burada bir adamın hayatını kurtarmaya çalışıyoruz. Aslında iki. Open Subtitles نحن نحاول إنقاذ حياة شخص شخصان إذا كنتم تهتمون
    Ben senin şefinim ve bu hastanın hayatını kurtarmaya çalışıyorum. Open Subtitles أنا رئيستك و انا أحاول إنقاذ حياة المريض
    Bu kadının hayatını kurtarmaya odaklanalım. Open Subtitles ولنركز رجاءً، على إنقاذ حياة هذه المرأة.
    Bebeğin hayatını kurtarabilirsin. O yüzden kurtarmalısın! Open Subtitles بإمكانكِ إنقاذ حياة طفلها، فلتنقذي إذًا حياة طفلها
    Eğer gerçekten bir hayat kurtarmak istiyorsan seninkini kurtar. Open Subtitles إن كنت تريد فعلاً إنقاذ حياة الناس , انقذ نفسك
    Hayatın şaşılacak derecede dar bir bandını ölçüyoruz, ve umuyoruz ki bu sonuçlar hepimizin hayatını kurtaracak. TED نحن نتعامل مع جزء ضئيل جدًا من الحياة، و نأمل أن ذلك الجزء سيساعدنا على إنقاذ حياة الجميع.
    Annemin hayatını kurtardığın için sana teşekkür etme fırsatı bulamadım. Open Subtitles لم تواتني الفرصة لشكرك على إنقاذ حياة أمي.
    Hayvanların hayatlarını kurtarmak zorundayım. Open Subtitles الهدف لا يزال إنقاذ حياة الحيوانات
    Bir hayat kurtarmaya çalışıyoruz. Acele etmek işe yaramaz. Open Subtitles نحن نحاول إنقاذ حياة أحدهم التسرع بالأمور لن يجدي نفعاً
    Neden öfkeli bir anne, genç kızının hayatını kurtarmayı reddettiğini iddia ediyor acaba? Open Subtitles إذا لماذا كانت لدي أم غاضبة تدعي أنك رفضت إنقاذ حياة ابنتها المراهقة؟
    Dün tek umurunda olan bir insanın hayatını kurtarmaktı, değil mi? Open Subtitles كل ما كان يهمك أمس هو إنقاذ حياة , صحيح ؟
    Sıcak banyo ve omlet hazırlamak 5 yaşında bir çocuğun hayatını kurtarmakla karşılaştırılabilir mi? Open Subtitles تعنين أن إعداد الحمام الساحن والعجة يتساوى مع إنقاذ حياة طفل فى الخامسة من عمره
    Kızımın hayatını kurtarmaktan çok güzel bir çekim yapmakla ilgilendiğini. Open Subtitles بأنّه كَانَ مهتماًً بالتقاط صورة جيده بدل إنقاذ حياة ابنتي
    Ancak öyle bir plan yaptım ki her biri diğerinin hayatını kurtarma onur ve şerefine erişebilir. Open Subtitles على اى حال , وضعت خطة حيث قد يكون لكل منها .شرفاً ومجد من إنقاذ حياة اُخرى
    Onların tekrar inciteceği herkesin hayatını kurtarmanı istiyorum. Open Subtitles أنا أطلب منك إنقاذ حياة كل من سيؤذونه فى المستقبل
    Çocuklar, hepinizi fahri doktor yapıyorum. Bu insanların hayatını kurtarmamız için yardım edebilirsiniz. Open Subtitles يا أولاد، عيّنتكم جميعاً أطبّاء فخريين يمكنكم مساعدتنا على إنقاذ حياة الناس

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more