| Büyük aptal mı yoksa büyük bir bilge mi olduğuna, ...karar vermeye çalışıyorum. | Open Subtitles | إننى أحاول أن أقرر إن كنت أنت أحكم الحكماء أم أغبى الأغبياء |
| Size Bay Matuschek'in burada olmadığını ve benim müdür olduğumu söylemeye çalışıyorum Bayan Novak. | Open Subtitles | إننى أحاول أن أخبرك أن السيد "ماتوتشيك " ليس هنا و أننى المدير |
| New York'taki adresini öğrenmeye çalışıyorum. | Open Subtitles | إننى أحاول أن أعرف عنوانك فى نيويورك |
| Şimdi de hatırınız için, evrim konusuna da kafa yormadığını göstermeye çalışıyorum. | Open Subtitles | الآن ، من أجلك إننى أحاول أن أتيقن |
| Howard'ın, Albay Brady'nin, Charles Darwin'in ya da bu salonda oturan herkesin, hatta sizin de efendim düşünme hakkı olduğunu kabul ettirmeye çalışıyorum. | Open Subtitles | فى مسالة أخلاقية إننى أحاول أن "أتبين أن " هاوارد "أو كولونيل " برادى "أو " تشارلز داروين |
| - Basına geçmeye çalışıyorum. | Open Subtitles | إننى أحاول أن أنتقل إلى الصحافة |
| Fuller'ın dosyalarına girmeye çalışıyorum. | Open Subtitles | إننى أحاول أن أدخل لملف فولير. |
| -Doğru olanı yapmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | إننى أحاول أن أقوم بالعمل الصحيح |
| Öyle olmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | إننى أحاول أن أكون كذلك |
| Onun için üzülmenizi sağlamaya çalışıyorum. | Open Subtitles | إننى أحاول أن أجعلك تأسف لها |
| Halen eser üzerinde çalışıyorum. Patrice'in kafasında ne vardı onu anlamaya çalışıyorum. | Open Subtitles | إننى أحاول أن أفهم روح (باتريس)، وهذا ليس أمراً سهلاً |
| çalışıyorum. Öğlen arası yok mu ? | Open Subtitles | ماريل إننى أحاول أن أصل هنا |
| Ben de bunu anlamaya çalışıyorum. | Open Subtitles | إننى أحاول أن أعرف |