"إنها ليست هنا" - Translation from Arabic to Turkish

• Burada değil
• Burada yok
• Evde değil
• Orada değil

- Burada değil, dostum. - Böyle bir çöplükte olacağına inanmıyorum.
إنها ليست هنا ,يارجل لا أصدق إنها تكون هنا فى هذا الغباء التافه

O halde, Burada değil. Belki başka bir yere bakmalısınız.
إنها ليست هنا ربما عليك أن تبحث بمكان آخر

O bize yardım etmek için Burada değil.
إنها ليست هنا لمساعدتنا إنها هنا لمساعدتي

Burada değil, dostum. Sana göz kulak olmak için buradayım. Ne istersin?
، إنها ليست هنا يا صديقي أنا هنا كي أعتني بك

O Burada yok ve düğüne üç hafta kaldı.
إنها ليست هنا وبقي لدينا 3 أسابيع والموعد يقترب

- Burada değil, baba. - Farkındayım. Onun için sordum.
إنها ليست هنا يا أبي أنا اعلم ذلك , لهذا السبب أنا أسأل أين هي ؟

- O Burada değil, Wash. Tamam mı? - Hayır, ama olacaktı.
إنها ليست هنا ، يا واش ، صحيح- لا ، ولكنها لم تكن في خطر-

Peri Anne'yi görmeye geldin. Üzgünüm. Burada değil.
الجنية الأم أنا آسف إنها ليست هنا

- Şimdi nerede? -Bilmiyorum. Sonuç olarak Burada değil.
لا أعرف ، إنها ليست هنا على أيه حال

Burada değil. Yatmak istedi ama gitmiş.
إنها ليست هنا, أرادت أن تنام لكنها ذهبت

Hayır,o Burada değil. Başka birini buldu."
كلا، إنها ليست هنا لقد وجدت شخص آخر

Burada değil, ahbap. Yine kaçmış.
إنها ليست هنا يا صديقي، هربت من جديد

Hayır, Burada değil.
كلاً ، إنها ليست هنا ، يا رّجل

Burada değil! Ama burada olmalı!
إنها ليست هنا ولكنها المنطقة الصحيحة

Kız Burada değil.
إنها ليست هنا إنها بصحبة شخص ما

Burada değil.
لست أدري أين هي، إنها ليست هنا.

- Sana söylemiştim, Burada değil. - Bella!
ـ لقد أخبرتك , إنها ليست هنا ـ بيلا

Burada değil ve hiçbir mesajıma cevap vermiyor.
إنها ليست هنا ولا تجيب على رسائلي

Burada yok. - Güzel belki de ondan kurtuldular.
إنها ليست هنا جيد، ربّما أحرقوها

Üzgünüm, şu anda Evde değil.
متأسف، إنها ليست هنا الآن

Orada değil. Öldü. Artık sadece sen ve ben varız, tamam mı?
إنها ليست هنا ، لقد ذهبت ، لم يبق الآن سوى أنا وأنت، حسن؟