Bu Benim hatam. Sana ardı ardına zor görevler verdim. | Open Subtitles | إنه خطأي أنا أنا الذي ظللت أكلفك بالمهام المستحيلة |
Sinemayı seviyorsun sanıyordum. Mea culpa! (Benim hatam! | Open Subtitles | لقد اعتقدت أنكي تحبين الأفلام حسنا , إنه خطأي |
Evet, Benim hatam. Uyarmayı unuttum. Meşguldüm. | Open Subtitles | أجل , إنه خطأي , لقد نسيت أن أحذرك لقد كنت مشغولة , آسفة |
Hepsi benim suçum. Öğle yemeği paramı verirken gözlerinin içine baktım. | Open Subtitles | إنه خطأي أنا ، فلقد نظرت في عيونهم عندما أعطيتهم مال غدائي |
- Evet, bakın finalini kaçırması tamamen Benim hatamdı. | Open Subtitles | إنه خطأي تماماً أنها غابت عن اختبارها النهائي اليوم. |
Aslında Benim hatam. Rose'a yardımcım olarak iş verdim. | Open Subtitles | فى الواقع ، إنه خطأي أنا فقد قمت بتعيين روز كرفيقة لى |
Deli gömleği giymesi gereken birini seçmişim. Benim hatam. | Open Subtitles | إنه خطأي فأنا الذي اخترت واحداً يلبس قميص مجانين |
Senden onu bulmanı istemem Benim hatam. | Open Subtitles | أووه ، لا ، إنه خطأي أنني طلبت منك أن تجده |
Özür dilerim, Benim hatam. Biraz sakarım da. | Open Subtitles | أنا آسفة ، إنه خطأي ، أنا عديمة الكياسة. |
Benim hatam. Sessiz sessiz gelip seni ürkütmek istememiştim. | Open Subtitles | إنه خطأي ، لم اقصد أن افاجئكَ بهذه الطريقة. |
Hayır, oğlumu düzgün yetiştiremediğim için Benim hatam. | Open Subtitles | لا، إنه خطأي أنا لعدم تربية إبني بشكل جيد، آسف |
- Durum beklendiği gibi değil. İşin bu noktaya gelmesi Benim hatam. | Open Subtitles | إلامر ليس كما توقعت, إنه خطأي أن جعلت هذا الأمر يصل إلى هذا الحد |
Beleşe içki ve süt içtiğin için üzgünüm. Benim hatam bu dostum. | Open Subtitles | آسف لأنك شربت خمر و لبن مجاني ، إنه خطأي |
Benim hatam. İş harita okumaya gelince, kara cahil olup çıkıyorum. | Open Subtitles | إنه خطأي ، عندما يتعلق الأمر بقراءة الخرائط لا أكون ذات نفع |
Benim hatam. Üzgünüm. Tekrar denemeliydim. | Open Subtitles | .إنه خطأي , أنا متأسف , لقد كان عليّ المحاولة مجدداً |
Benim hatam. Geliyordum. Cubs'un maçına bakmak için bara uğradım. | Open Subtitles | إنه خطأي, لقد كنت في طريقي إلى هنا وتوقفت عند الحانة لرؤية الأصدقاء. |
Senin hakkındaki hislerimi söylemek için gecikmek benim suçum. | Open Subtitles | إنه خطأي لأنني إنتضرت كثيرا حتى أفصح لك عن مشاعري و لكن أريدك أن تعرفي شيئا |
benim suçum. | Open Subtitles | إنه خطأي. أنا لا أنفتح كثيرا على الآخرين، |
Oh, tabii. Beni sebepsiz yere terk edip La Femme Nikita'yla takılman benim suçum. | Open Subtitles | جيد , إنه خطأي بأنك تخلصت مني بدون سبب |
Duymak istiyorsan bu Benim hatamdı. | Open Subtitles | تعلمين، إنه خطأي فعليا لو فكرتي بالأمر. كان علي فقط |
- Tatlım, merak etme, bu Benim hatamdı. | Open Subtitles | -عزيزي, لا تقلق إنه خطأي -لا, ريتش, كان يجب أن أخبرك من قبل |