"إنه ذاهب" - Translation from Arabic to Turkish

    • doğru gidiyor
        
    • gideceğini
        
    • gidiyormuş
        
    Yamaçtan aşağı doğru gidiyor. Gelin, onu uyarmalıyız. Open Subtitles إنه ذاهب لأسفل المنحدر هيا بنا, علينا تحذيره
    Kızlar tuvaletine doğru gidiyor. Open Subtitles إنه ذاهب لحمام الفتيات
    Arabasına doğru gidiyor. Open Subtitles إنه ذاهب إلى سيارته
    Babama yazdığı mektupta dinlenmek ve yeni insanlarla tanışmak için Bath'a gideceğini söylemiş. Open Subtitles في رسالته إلى أبي، كتب إنه ذاهب إلى (باث) للاسترخاء ومقابلة أناس جدد.
    Otopsiyi bitirdi, cesedi kaldırmamı istedi ve Norfolk'a gideceğini söyledi. Open Subtitles لقد أنهى التشريح و أخبرني أن أضعها بأحد الأدراج "ثم قال إنه ذاهب إلى "نورفيك
    Hastaneye gidiyormuş. Onunla gitmemizi istedi. Open Subtitles إنه ذاهب للمستشفى و يطلب منا الذهاب معه
    park yerine doğru gidiyor Open Subtitles إنه ذاهب الى مواقف السيارات
    Aman Tanrım, oraya doğru gidiyor. Open Subtitles رباه، إنه ذاهب هناك
    Isezaki-cho'ya doğru gidiyor. Open Subtitles (إنه ذاهب لـ (ليسيزاكي تشو
    Herhangi bir yere gideceğini söyledi mi? Open Subtitles هل قال إنه ذاهب لمكان ما ؟
    - Teksas'a gideceğini söylemişti. Open Subtitles (ـ لقد قال إنه ذاهب إلى (تكساس
    Norfolk'a gideceğini söyledi. Open Subtitles "كلا, قال إنه ذاهب لـ "نورفيك
    - Teksas'a gideceğini söylemişti. Open Subtitles ـ لقد قال إنه ذاهب إلى (تكساس)
    - Haklıydın, sinemaya gidiyormuş. Open Subtitles -أليس كذلك (جاك)، لابد إنه ذاهب للأفلام
    - Haklıydın, sinemaya gidiyormuş. Open Subtitles -أليس كذلك (جاك)، لابد إنه ذاهب للأفلام

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more