"إنه لشرف عظيم" - Translation from Arabic to Turkish

• büyük bir onur
• büyük bir şeref
• etmek büyük bir onurdur
• büyük onur
• sizinle tanışmak büyük

Seçilmiş kişinin, annesi ve kardeşiyle tanışmak büyük bir onur.
إنه لشرف عظيم أن نقابل أم و أخ الشخص المختار

Böyle güzel bir hanımla tanışmak büyük bir onur.
إنه لشرف عظيم لي أن أقابل شابة جميلة أخرى

Ekselansları, sizi babamın sarayında ağırlamak büyük bir onur ve zevk.
الحوار بالأسبانية: صاحب السمو.. إنه لشرف عظيم وسعيد أن أرحب بك في بلاط والدي

- Evet, benim. Siz tebrik ederim, sizinle tanışmak büyük bir şeref.
دعني أهنئك، إنه لشرف عظيم، إنه لشرف عظيم

Sizinle tanışmak büyük onur Bay Shaw.
إنه لشرف عظيم مقابلتك هنا سيد شاو

İlk kez gerçekleştirilecek Dünya Kupası'ndaki yarışçıları tanıtmak benim için büyük bir onur.
إنه لشرف عظيم لي أن أقدم لكم المتسابقون في أول سباق حول العالم لنا

Benim için büyük bir onur.
إنها السنة الثانية على التوالي، و إنه لشرف عظيم لي.

Bayanlar ve baylar, Miramount-Nagasaki devriminin ölümsüz sembolünü sahneye davet etmekten büyük bir onur duyuyorum.
سيداتي سادة, إنه لشرف عظيم لي أن أدعو إلى هذه المنصة

Kendimi, bunun büyük bir onur olduğunu söylemek zorunda hissediyorum.
أجد لزاما علي أن أقول إنه لشرف عظيم

Emrinizde hizmet etmekten büyük bir onur duydum.
إنه لشرف عظيم أن أخدم تحت قيادتك

Bize katılman büyük bir onur.
إنه لشرف عظيم لنا أن تنضمّ إلينا

Bu buluşmayı bir kez daha Washington'da organize etmek, bizim için büyük bir onur.
"إنه لشرف عظيم لنا" "لاستضافة هذا الاجتماع مرة أخرى في واشنطون"

Hepinizin ninja olmak istediğini görmek büyük bir şeref.
إنه لشرف عظيم أنك تريد أن تكون نينجا

Burada, eski dostum Gabriel Lidman anısına konuşacak olmam benim için büyük bir şeref.
إنه لشرف عظيم أن يُطلب مني إلقاء خطاب تكريمًا لصديقي القديم (قابرييل ليدمان)

Sizinle tanışmak büyük bir şeref efendim.
إنه لشرف عظيم لمقابلتك سيدي

Biz büyük onur duyduk. Umarım akşamın tadını çıkarırsınız.
إنه لشرف عظيم آمل أن تستمتعا بالأمسية.

Bay Munday, sizinle tanışmak büyük bir zevk.
سيد " منداى " إنه لشرف عظيم أن أقابلك أخيراً