Ona öğrettiklerimi yalnızca korunmak için değil, kötülük için de kullanıyor. | Open Subtitles | إنه يستغل ما علمته، ليس لأجل حمايته الخاص. لكن للشر. |
Gentoo'lara yetişmek için kırılan dalganın hızını kullanıyor. | Open Subtitles | إنه يستغل سرعة الأمواج المتكسرة لإدراك بطاريق الجينتو |
Gentoo'lara yetişmek için kırılan dalganın hızını kullanıyor. | Open Subtitles | إنه يستغل سرعة الأمواج المتكسرة لإدراك بطاريق الجينتو |
Kıdemlilerimden biri Chester Kray sarı/kahverengi bok fırtınasını hamle yapmak için kullanıyor. | Open Subtitles | إنه يستغل نزاع الصينيين مع اللاتينيين كي يقوم بخدعة |
Kendine birini bulmak için parasını kullanıyor. | Open Subtitles | إذًا إنه يستغل أمواله لجذب رفيقة |
Cinayetlerine kılıf uydurmak için Gellar'ı kullanıyor. | Open Subtitles | إنه يستغل غيلر لتبرير جرائمه |
Bu tutuklamayı sizin hükmünüze karşı çıkmak için kullanıyor. | Open Subtitles | أن موكلي هو السيد (بيتكوين) إنه يستغل الإعتقال لفرض الضغط |
- Ne? Konumunu korsanlık için kullanıyor. | Open Subtitles | إنه يستغل منصبه للقرصنة |
Çocuklar. Çocukları kullanıyor. | Open Subtitles | أطفال ، إنه يستغل الأطفال |
- 18 bin bağışlamıştı. - Howard Lyman'ın düşüncesizliğini kullanıyor. | Open Subtitles | ليتجنب عقوبة القيادة تحت تأثير الكحول - (إنه يستغل (هاورد لايمان - |
- Bay Jones'u kullanıyor. | Open Subtitles | ) (إنه يستغل السيد (جونز - كيف؟ |
Andy'i belleği sabote etmek için kullanıyor. | Open Subtitles | إنه يستغل (أندي) لتخريب القرص |