"إنّك لست" - Translation from Arabic to Turkish

• sen değilsin
• değilsiniz
• değilsin sen

Görüyorsun kardeşim. Tanrılarla görüşen bir tek sen değilsin.
كما ترى، أخي، إنّك لست الوحيد ذي إستشارة إلهية.

Yüzyıllar önce âşık olduğum adam sen değilsin.
إنّك لست الرجل الذي أغرمتُ به مع كُل تلك العقود الماضية.

Kaderini sorgulayan ilk keskin nişancı sen değilsin.
إنّك لست القناص الأول الذي يتعرض لمُشكلة.

O zaman, nehirdeki en iyi rehber siz değilsiniz.
أوه، إذاً إنّك لست أفضل مُرشد يتعامل مع النهر، ذا.

Kusura bakmayın ama, seçilen vali siz değilsiniz.
،مع كامل إحترامي إنّك لست الحاكم المُنتخب

Sen onlardan biri değilsin. Sen bir çocuksun.
إنّك لست واحد منهم، بل أنت فتى!

- Ağaç değilsin sen.
ـ إنّك لست الشجرة ـ حسناً

Aramızda sabıkalı olan tek sen değilsin.
حسناً، إنّك لست الوحيد هنا ليس لديه سجل.

Yanlış kızla evlenen ilk adam sen değilsin.
أجل، إنّك لست أول رجل يتزوج بفتاة غير مناسبة.

Kes şunu! Tanrı aşkına. Bu sen değilsin, bunu biliyorsun!
توقّفي، إنّك لست على طبيعتك، وتعلمين ذلك!

Telefonda konuştuğum kişi sen değilsin.
إنّك لست من تحدّثتُ معه على الهاتف.

Buradaki tek dahi sen değilsin.
إنّك لست العبقري الوحيد هُنا.

Burada yargılanan sen değilsin.
إنّك لست تحت المحاكمة هُنا.

Tepesi atan bir siz değilsiniz!
إنّك لست الوحيّد الذي يفقد هدوئه.

Yeğenimle aynı oda da oturmaya bile layık değilsiniz.
إنّك لست مُناسب أن تجلس في نفس الغرفالتيتجلسبها إبنةأخي...

Yeterince istekli değilsiniz.
إنّك لست مُجازف بما في الكفاية، لذاعليكأن ،...

Tepesi atan bir siz değilsiniz!
‎.إنّك لست الوحيّد الذي يفقد هدوئه

Sen bizden değilsin. Sen bizden değilsin!
إنّك لست واحدًا منّا، لست واحدًا منّا!

Gerçek bir avukat değilsin sen.
إنّك لست محامي حقيقي.

Sen Creak değilsin. Sen Mark'sın.
. (إنّك لست (جريك)، إنّك (مارك