"إنّه قادم" - Translation from Arabic to Turkish

• Geliyor

Diğer barajdan Geliyor. 32 kilometre ötede.
إنّه قادم من السد الآخر، عشرون ميلاً بعكس تيار النهر.

Buraya Geliyor ve eğer düşündüğüm kişiyse...
إنّه قادم إلى هنا .. وإذا كان من أعتقد بأنّه هو

- Kendi ürününü almaya gelmesine gerek yok. - Beni görmeye Geliyor.
هو لا يحتاج لأخذ بضاعته بنفسه، إنّه قادم لرؤيتي.

Koridordan Geliyor. Bir çeşit uğultu gibi.
إنّه قادم من الممر نوعاً من الدندنة

Neden " o şey benim için Geliyor" dedi, elektrikler neden kesildi neden açıklanamayacak bir şekilde öldü ve neden bu kadar korkmuş görünüyor.
لما قالت "إنّه قادم لأجلي"، لماذا انطفأت الأضواء، ولماذا ماتت لسببٍ غير مفهوم، ولماذا تبدو خائفة جداً.

Sana doğru Geliyor. Büyük ihtimal silahlı.
إنّه قادم بإتجاهك، وربّما مسلّح.

- Bu bölmenin altından Geliyor.
إنّه قادم من أسفل هذه المقصورة.

O Geliyor, prensim! O Geliyor!
إنّه قادم يا سموّ الأمير إنّه قادم

Tanrım! Geliyor!
يا إلهي إنّه قادم.

Tam arkandan Geliyor. James, botu döndür ve dikkatli ol.
إنّه قادم من الخلف يا (جايمس) ، أدِر القارب وكن حذر

İşte, Geliyor. Geliyor.
أجل، إنّه قادم، إنّه قادم

Geliyor ve onu durduramazlar.
إنّه قادم يا (كيت) إنّه قادم، لا يمكنهم ردعه

Tamam, millet, millet, Geliyor!
حسناً، جميعاً، جميعاً، إنّه قادم!

Acele etmeliyiz, Geliyor.
عجليّ، إنّه قادم

- Hadi, peşimizden Geliyor. - Olmuyor.
هيّا ، إنّه قادم - لا أستطيع -

Tam üzerimize Geliyor.
إنّه قادم نحونا

Soldan Geliyor.
إنّه قادم من الجانب الأيسر.

Geliyor, tamam mı?
حسناً، إنّه قادم

Lot'un kılıçtan haberi var. Başka gününüz kalmadı. Geliyor.
(لوت) علمَ بأمر السيّف، ليس لديك فجراً آخر إنّه قادم

Geliyor.
إنّه قادم, إنّه قادم