Oh, evet tatlım, iyiyim. | Open Subtitles | نعم، عزيزي، إنّي بخير تعرّضت لحادث اصطادم طفيف فحسب |
Bugün üçüncü kezdir konuşuyoruz baba. Ben iyiyim. | Open Subtitles | هذه ثالث مرّة تتصل بي اليوم يا أبتي، إنّي بخير. |
Ben iyiyim, cidden. Eşyalarına dokunmamalıydım. Çok, çok üzgünüm. | Open Subtitles | إنّي بخير فعلًا، وما حرى أن أمسّ أغراضك، آسفة جدًّا. |
Ben iyiyim. Bir şeyim yok. | Open Subtitles | إنّي بخير , إنّي بخير |
Sırt çantamı ver sen. İyiyim, iyiyim. | Open Subtitles | سلّميني حقيبة ظهري فحسب، إنّي بخير، إنّي بخير. |
- Evet. İyiyim. Sadece yorgunum. | Open Subtitles | أجل، إنّي بخير يا صاح، إنّما أنا منهك فحسب. |
- İyiyim ben. - Gel buraya. Birazdan iyileşirim. | Open Subtitles | إنّي بخير ستلتإم حروقي في دقيقة |
Umursayan var mı bilmem ama ben de iyiyim. | Open Subtitles | إنّي بخير أيضاً إذا كان أحد يبدي اهتمام |
Çünkü "İyiyim. Yatağınıza geri dönün. " dediğini düşünüyorum. | Open Subtitles | لأنّه أظنّ أنّها تقول، "إنّي بخير ، عـودوا للنّوم" |
Evet iyiyim. | Open Subtitles | أجل، إنّي بخير. |
Evet, iyiyim. | Open Subtitles | آسفة، إنّي بخير |
- Gerçekten mi? - Ben iyiyim. | Open Subtitles | صدقاً، إنّي بخير |
Hayır hayır, iyiyim. | Open Subtitles | كلّا، لا، إنّي بخير |
Ben iyiyim, Ben iyiyim. | Open Subtitles | إنّي بخير، إنّي بخير |
Ben iyiyim,iyiyim. | Open Subtitles | إنّي بخير، إنّي بخير |
- Evet, Ben iyiyim. | Open Subtitles | أجل، إنّي بخير. |
O zaman Ben iyiyim. | Open Subtitles | أوتعرف إذاً؟ إنّي بخير. |
Ben iyiyim, hadi. Sen pek de öyle geçerken uğrayan tiplerden değilsin. Bir sorun varsa bana söyle. | Open Subtitles | بحقّك يا (ستيفان)، إنّي بخير فلستَ أحدًا يقوم بزيارة بلا مغزى |
Yo, yo, Bir şeyim yok. | Open Subtitles | لا، لا، إنّي بخير. |
gayet iyiyim. | Open Subtitles | - .إنّي بخير - |