"إهتمامه" - Translation from Arabic to Turkish

• ilgisini
• ilgi
• dikkatini
• kaygılarıyla

Evet, çok zorlaşana veya ilgisini kaybedene kadar.
نعم حتى تزداد صعوبة الأمر عليه أو يفقد إهتمامه به

Dünyaya olan ilgisini yitirmişti ve kendine olan ilgisini de tıpkı aklından çıkmaya başlamış olan korkunç bir hayalet gibi.
فقدت إهتمامها بالعالم وفقد العالم إهتمامه بها وكأن عفريتاً بدأ ملازمتها

Bu nedenle bütün ilgisini bize yoğunlaştıracak birisini tutmamızı önerdi.
لذا نصحَنا بإستئجار شخصٌ ما يعطينا إهتمامه التام

Eric, bir erkeğin ilgi göstermesi beni çıplak hayal etmesi anlamına gelmez.
...إيريك, فقط لأن شاب يعيرني إهتمامه بي لا يعني أنه يريدني عارية

Sadece tanık olmuş olsa bile bu olay aşk hayatına damga vurdu ve muhtemelen nefes oyununa ilgi duymaya başladı.
على الرغم من انه كان فقط أحد الشهود، تلك اللحظة خلقت بصمة حدث وحيد على خارطته العاطفية وربما بدأ إهتمامه في لعبة التنفس

İki yıl sonra, üniversiteye gitme vaktim geldiğinde, babam dikkatini kardeşlerime verdi.
بعد سنتين عندما أتى وقت ذهابي للجامعة حول ابي اعينه و إهتمامه إلى اخوتي الاصغر

Robin, Başbakandan kaygılarıyla ilgili bir telefon almış.
(روبين) تلقى إتصالاً من رئيس الوزراء الذي أبدى إهتمامه...

Bu daire onun ilgisini çekmekte hiç zorlanmamıştı zaten.
هذه الشقة لم تواجه مشكلةً قط في جلب إهتمامه.

Biraz sonra ilgisini neyin çekeceğini kestirmek neredeyse imkansız fakat tasmasını tuttuğum sürece hangi mesafede dolanacağını bilmek zor değil.
من المُستحيل توقع مالذي سيجذب إهتمامه لاحقاً, لكن ليس صعباً معرفةُ مالذي سيكون عليه مجال تِجواله

ölü taklidi yap, ilgisini kaybeder.
بل تظاهر بالموت , سيفقد إهتمامه بك

İsmi Brendan, onun ilgisini çekmeye çalışıyorum.
وأنا أحاول أن أحوز على إهتمامه.

Bu da zaten sana olan ilgisini açıklıyor.
الأمر الذي قد يُفسر إهتمامه بكِ

Bana olan ilgisini de kaybedecek.
أتظنيه سيفقد إهتمامه بي

Düşüncelerinize fazlaca ilgi gösteren başka birileri var mıydı?
هل هناك أحد أبدى إهتمامه المفرط في أرائك؟

Bu yüzden bu sibernetik kötü çocukların onu ortaya çıkaracak kadar ilgi çekici olmasını umuyorum.
لذلك آمل أن يقوم هؤلاء الأشقياء الصغار بإثارة إهتمامه بما يكفي لخروجه من قوقعته

Biliyor musun, sen her geldiğinde gardiyanın gözlerinin içi parlardı. Sen de ilgi odağı olmaktan hoşnuttun ama, değil mi?
إعتاد آمر السجن أن يبتهج كل مرة كنت تدخل فيها ولطالما ظننت أنك كنت تحب إهتمامه بك

Genelkurmay, projeye büyük bir ilgi gösterdi.
رئيس الأركان قد أظهر إهتمامه الهائل

Aynı zamanda sağlığı konusundaki ilgi eksikliğini de açıklayabilir.
و ربما يفسر أيضاً نقص إهتمامه بصحته

O günden beri, dikkatini rakiplerine verdi, bir yıllık sürecek bir savaşın içine girdi.
منذ ذاك إعاد توجيه إهتمامه لمنافسيه ليشن طوال سنة , حرب ضد الجوائولد

bazen dikkatini toplayamazdı, ama iyi bir adamdı.
يصعب أحياناً الإستحواذ على إهتمامه كان رجلاً صالحاً