"إيقاع" - Translation from Arabic to Turkish

    • ritim
        
    • ritmi
        
    • ritmini
        
    • ritmine
        
    • ritm
        
    • ritmik
        
    • ritimle
        
    • temposunu
        
    • tempo
        
    • ritme
        
    • ritmin
        
    • temposu
        
    • ritimler
        
    • ritimli
        
    Michael Thomas: Bu bir melodi, ritim, hal veya tavır mı? TED مايكل تيلسون توماس: ألحن هو أم إيقاع أم مزاج أم سلوك؟
    İşte bir esas tempo ve karşıt bir kapalı temposu olan iki tempoluk ritim. TED هاهنا إيقاع بنغمتين أساسيتين: نغمة رئيسية و نغمة منخفضة معاكسة،
    Bazen sadece yazmanın basit ritmi bizi birinci sayfadan ikinciye götürür. Open Subtitles أحيانا هو إيقاع الطبع ببساطه يجعلـنا ننهي الصفحة الأولى ونبدا الثانية
    Ayrıca iki tempolu bir ritmi de üç tempolu bir ritimle birleştirebiliriz. TED أو يمكننا جمع إيقاع بنغمتين مع إيقاع ذو 3 نغمات.
    Sadece bir saattir bakıyorum ve oyunun tüm ritmini yakaladım. Open Subtitles أنا فقط كنت أُشاهد لمدة ساعة وأدركت إيقاع اللعب بالكامل
    Esas tempo, kapalı tempo ve ikincil temposu olan üç tempoluk bir ritim. TED أو إيقاع بثلاث نغمات، بنغمة رئيسية، ونغمة منخفضة و نغمة ثانوية.
    Örneğin, dört tempolu bir sistem elde etmek için kapalı tempoları, iki tempolu bir temel ritim ile birleştirebiliriz. TED على سبيل المثال، يمكننا جمع إيقاع أساسي ثنائي النغمة مع نغمات منخفضة، لنحصل على نظام رباعي النغمات.
    Bir sekiz tempolu sistemde üç katmanlı dairelerimiz vardır ve her ritim, farklı bir enstrüman tarafından çalınır. TED لدينا في نظام النغمات الثُماني ثلاث طبقات من الدوائر، كل إيقاع يُعزَفُ بواسطة آلة موسيقية مختلفة.
    Perde değişmiyor. Notalar uzun. Neredeyse hiç ritim yok. Ve oda müziğe kompliman yapıyor. TED فلا نغيير في مستوى النغمات التي تتسم بالطول. تكاد لا تحتوي على إيقاع بالمرة. فتطري الغرفة على الموسيقى.
    Bir subay sahra topunu rampadan çıkaran adamlar için ritim tutturuyor. Open Subtitles هذا احد الضباط يضبط إيقاع تقدم الجنود الذين يشدون مدفع ميدان لأعلى المنحدر.
    Dans etmek isterrim ve ayaklarımı vurmak ama ayaklarım ritmi yakalayamaz Open Subtitles أحب أن أرقص وأدب بقدمى لكنهم لا يبقون فى إيقاع
    Onun hayatının ritmi, bizimkilerden çok farklı akıyordu. Open Subtitles إيقاع حياتها يختلف كإختلاف فصول الربيع لنا
    Bu bir araya getirmenin sonucu nehrin de bir ritmi olduğuydu. Open Subtitles ما ظهر بعد ذلك أن النهر ، أيضا ، كان له إيقاع
    Tekno- endüstriyel vuruşları ben de müzik takıntılı adli bilim adamları kadar seviyorum ama sondaki yüksek ritmi duymak için filtreden geçirip müziği yavaşlattığımda ne olduğuna baksana. Open Subtitles كما تعلم ، أنا أحب إيقاع الموسيقى الإلكترونية الصناعية كما تُحب أنت عالم الطب الشرعة ، لكن
    Sadece piyano ile başlamak yerine bu ağır Hint ritmini koyduk. Open Subtitles بدلاً من بدء الأغنية بالبيانو، نبدأ بالإيقاع الهندي الثقيل، إيقاع شديد
    Yukarı ve aşağı yön, sanatçıya notanın perdesini ya da hangi notayı çalacağını ve soldan sağa yönündeki eksen, sanatçıya notanın ritmini söyler TED المحور الطولي يبين للفنان نغمة النوتة، أو أي نوتة عليه أن يعزفها، والمحور العرضي يبين للفنان إيقاع النوتة،
    Carnicalito adlı bir Arjantin ritmine dayalı. TED أنها مبنية علي إيقاع أرجنتيني يسمي كارنيفاليتو.
    Sadece onlara kendilerini iyi hissettiren bir ritm yakaladık. Open Subtitles فقط في الشعور بأننا ضرب إيقاع أنها كانت مريحة مع،
    Hip hop dans grubu ritmik Soul Grubu için büyük bir alkış. Open Subtitles رحبوا لطاقم إيقاع فرقة رقص الهيب هوب الجماعية
    "Gecenin temposunu hisset ritmin üstündeki" Open Subtitles يمكنك أن تتركهم كلهم وراءك أشعر بضربات إيقاع الليل
    Şey, öncelikle, bu olan şeylerin hepsi... hepsi bir ritme dayalı gerçekleşiyor. Open Subtitles في الواقِع، سابِقاً، ما حدث كان مبنيَّـاً على إيقاع من نوعٍ ما.
    Güneş ve Ay kanalları tarafından yönetilen 24 saatlik ritimler, bedenin fonksiyonları üzerindeki kontrollerini yitirirler ve böylece yeni bir ritim oluşur. Open Subtitles وتصبح إيقاعات الساعة البيولوجية المحكومة بقنوات الشمس والقمر غير مسيطرة على وظائف الجسم وحينها يتم تأسيس إيقاع جديد.
    ritimli değil. Böyleyken nasıl uyuyacağım? Open Subtitles لا يوجد لها إيقاع كيف يفترض أن أنام الليلة؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more